Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İnanç erkan

Göç
Henüz yanlız milli kalkınma işleriyle uğraştığı sıralar, Mussolini bize demişti ki: "bir defa köylü şehre gelirse, onu caddelerden söküp tarlaya götüremezsiniz, şehri tam vaktinde köye götürmeye çalışınız!"
Sayfa 46 - pozitifKitabı okuyor
Reklam
Ölüm Korkusu
Ölüm, bir yaşı ile bin yaşı arasında aynı şey.. Yok olmanın ıstırabı var olanlar içindir. Ben ölüm korkusunu, ölüm sonrasını düşünenlere bırakmış olanlardanım..
Sayfa 29 - pozitifKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
sait faik 'in yazma tutkusu
Söz vermiştim kendi kendime: Yazı bile yazmayacaktım. Yazı yazmak da bir hırstan başka ne idi? Burada namuslu insanlar arasında sakin, ölümü bekleyecektim; hırs, hiddet neme gerekti? Yapamadım. Koştum tütüncüye, kalem kâğıt aldım. Oturdum. Ada'nın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler yontmak için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. Kalemi yonttum. Yonttuktan sonra tuttum öptüm. Yazmasam deli olacaktım.
Sayfa 73 - iş bankasıKitabı okudu
Reklam
Ölüm
Cenazesini taşıyanlar bile onu değil, başka şeyler konuşacaklar, ağlayan bile olsa ölüye değil, ölüme ağlayacaktı. Bu kadar merhametsiz bir ölüm ne büyük cezadır!
Sayfa 520 - Oğlak yayıncılıkKitabı okudu
meşrutiyet İstanbul'u
Sofular'daki umumhanesini hükümet kapamıştı, çilli Mahmut, "şeriat elden gitti" diye haykırıyordu.
Sayfa 304 - Oğlak yayıncılıkKitabı okudu
batıda siyaset
Batıda hiçbir parti, "iktidar oldum" diye, 20.000 üyesini devlet hizmetine alamaz. Batıda hiçbir başbakan, yalnız kendi memleketinin yollarının yapılması için, devlet ihalesi açamaz. Mafya ile, çetelerle, yargısız infaz örgütleri ile vb. İlişiği duyulan hiç bir devlet memuru hiçbir milletvekili, hiçbir bakan ve başbakan, hatta cumhurbaşkanı, yerini koruyamaz. Çünkü devlet, adalet dengesine değil, çıkar dengesine oturtulmuştur. Adaletin gözetimi, millet meclislerinde, millet meclislerinin gözetimi medyaya bırakılmıştır. Medya, devletin ve halkın gözü kulağıdır. Olayları duyar, görür ve açıklar.
Sayfa 105 - truvaKitabı okudu
Mutluluk
Sevgili dostum, mutluluğumuz her zaman ayak tabanlarımız ile kafatasımızın üstü arasında yer alacaktır ve ister bir milyona ister bin franga mal olsun, içsel mutluluk algımız hep aynı kalacaktır.
Sayfa 131 - iş bankası hay klasikleriKitabı okudu
kadife deniz
Bir deniz kıyısında oturmuş bakıyorum Sevgiden kadife çiçeği kokuyorum..
Sayfa 138 - TekinKitabı okudu
Reklam
Kadın
Sen benim kadınım, bir rüya derinliğinden geliyorsun Çoçuğumun o uzak derinlikten "baba" diye seslenişi gibi Boğuk karanlığından ormanların, boğuk ve yeni bir sesle..
Sayfa 136 - TekinKitabı okudu
ah bu şairler
Şairler vardır Ülkelerinin güneşi tutuşur şiirlerinde Denizleri nefes alır.. Şairler vardır Şiirleri bayrak gibi yükselir alanlarda Ve halklarına Ekmek ve su ve sevinç gibi gerekli.. Ah, o şairler gibi olabilsem ben de Yeter sesim Anlatmaya Yaşadığımız bütün bu şeyleri..
Sayfa 115 - Tekin yayıneviKitabı okudu
ekmeğin paylaşımı
İnsanların çöpten topladığı ekmeği de elinden almak ister gibiyiz. Solcuları öyle görüyorlar. Onlara diyoruz ki : ' koy o ekmeği geri. Biz sana daha onurlu, daha eşit ekmek vaat ediyoruz.' Niye inansın? İnsanlık tarihinde bir kere bile eşit dağıtılmış mı bu ekmek? Dağıtanı sağ bırakmışlar mı? Niye bu acayip hayal için yiyebildiği ekmeği bıraksın?
Sayfa 188 - everestKitabı okudu
Nisa 136
Nisa 136- Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a, ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse sapıklığın en koyusuna düşmüş olur.
Sayfa 100 - 5.cüz internetKitabı okuyor
Kölelik
Zenginlerin böyle tuhaf bir yanı vardır filipina. Yoksulluğun üzerini üniformalarla örterler. Sanırım birinin kendilerine kölelik etmesi fikri rahatsız ediyor onları. O yüzden bir insandan başka bir şeye benzetmeye çalışıyorlar hizmetkarları. Üniformalar bu işe yarar, sakın unutma bunu ve asla bir üniforma giyme.
Sayfa 22 - everestKitabı okudu
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.