Siz kitab'ı okuyup durduğunuz halde, kendinizi unutup da, (diğer) insanlara iyilik yapmalarını ( ve takvayı) mı emrediyorsunuz? ( Bunun çirkin olduğunu) Hiç düşünmüyormusunuz?
Bazen nefret ediyor olmanın, bir insanı daha da tutsak haline getirdiğini düşünüyorum. Affedememek belki de hapishanede kalmak gibi bir şey. Affetmek, kırgınlığın, kızgınlığın, incinmişliğin tutsaklığından özgürlüğe çıkmaktır. İnsan önce kendini affetmeli, çünkü başkasına kızarken, haksızlığa uğradığında, mutsuz hissettiğinde aslında kendini de hapsediyor. Başkalarından nefret eden bir insanın kendinden nefret etmemesi mümkün değil. Mutsuzluğa, nefrete, çaresizliğe, sevmemeye, sevilmemeye tutsak oluyor. Affetmek aslında kaybettiğiniz gücü bir anlamda yeniden kazanmaktır. Affettiğinizde bir nefrete son verirsiniz ama hayatınızın daha sağlıklı ilk dönemi başlar. Geçmişten alacağınız dersi alın ve geçmişi öldürün çünkü geçmiş zaten ölüdür.