Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

SMGeçili

SMGeçili

SMGeçili

, 2023 okuma hedefini ekledi.
2023 OKUMA HEDEFİ
2/10 kitap - %20 tamamlandı
2 kitap okudu
10 kitap
535 sayfa
0 inceleme
12 alıntı
Reklam
Tanrı, hiç bir çocuğu kötü olsun diye yaratmaz! Onu kötü yapan, kötü eğitimdir!..Kötü anne-baba, kötü çevre, kötü yönetim balçık gibidir, zavallı yavruları da çekip yutar. - Victor Hugo
''Bana surat asma hayat; Misafirim sonuçta kalkar giderim...'' - Özdemir Asaf

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
SMGeçili

SMGeçili

, 2022 okuma hedefini ekledi.
2022 OKUMA HEDEFİ
0/5 kitap - %0 tamamlandı
Henüz kitap okumadı
5 kitap
0 sayfa
0 inceleme
1 alıntı
Reklam
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
127 günde okudu
Bu kitabı herkesin okuması lazım. Siyasi olarak değil memleket sevgisi ile yazılmış bir kitap.................................................................
Türkiye Nereden Nereye?
Türkiye Nereden Nereye?Oktay Sinanoğlu · Bilim+Gönül · 2015121 okunma
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
127 günde okudu
Türkiye Nereden Nereye?
Türkiye Nereden Nereye?Oktay Sinanoğlu
8.9/10 · 121 okunma
Siz her zaman Osmanlı'nın devamı olduğunuza vurgu yapıyorsunuz. Aynı zamanda bir Atatürkçü olduğunuzu söylüyorsunuz. İkisi çelişmiyor mu? O.S: Kesinlikle çelişmez. Bir kısmı Atatürk'e, bir kısmı Osmanlı'ya düşman edilmiştir. Biz hem Osmanlı'nın devamıyız, hem Cumhuriyetiz. Bu ayrımı yapmak Türkiye'ye en büyük kötülüktür. Onun için köksüz, ne olduğunu bilmeyen, kendi atasına küfreden hale getirilmişizdir. Bugün büyük dedesi Osmanlı paşası olan ama bunu söylemeye utanan insanlar vardır. Hem Atatürk de, Osmanlı eğitiminin, sisteminin, Osmanlı devlet anlayışının yetiştirdiği son adamdır ve devamıdır.
Sayfa 266Kitabı okudu
Atatürk'ten sonra nasıl bir süreç yaşandı da bu noktaya geldik? O.S: İnönü zamanında Müslümanlık neredeyse yasaktı. Türk lâfı da yasaktı. Rusya kızarmış sonra. Atatürk yerine İnönü heykelleri dikilmeye başlandı, bir. Paraların üstünden Atatürk resmi kaldırıldı İnönü resmi basıldı, iki. Dün gibi gözümün önünde. Ciddi din baskısı vardı insanların üstünde. Bunlar da bana göre bir yerlerden ayarlıydı. O baskıdan bunalan halk DP'yi başa getirdi. DP her yere cami dikmeye başladı. Menderes İslam'ın kurtarıcısı ilan edildi âdeta. Sokaklardaki çeşmeler kapatıldı, tüm tramvay rayları söküldü. Yabancı dille eğitim başladı. İngiltere ve Amerika parmağıyla... İstanbul'un en tarihi yerlerinden otoyollar geçirildi. Amerika'nın petrol siyasetine hazırlandı ülke. Bunlar hepkasıtlı yapıldı. İstanbul'u Bizanslaştırma işlemi o zaman başlatıldı.
Sayfa 264Kitabı okudu
Laiklikten kopup şeriat yoluna girileceğinden endi şelenen muhalif bir kesim var. Siz işlerin o noktaya gidebileceğini öngörüyor musunuz? O.S: Bugün olanları kimse yok laiklik elden gidiyor, din devleti kurulacak, şeriat gelecek diye yorumlamasın. Böyle bir şey kesinlikle olmaz. Çünkü bu işleri ayarla yanlar İslâmi şeriat devletinin kurulmasına asla izin vermez. Bu lâfları kullanırlar istediklerini yaptırmak için, topraklarını, limanlarını ellerinden almak, toplumu bölmek için... Türkiye'de misyonerlere para yardımı yapan, ev kiliselerine izin veren önce Refah, sonra AKP'dir. Buna karşın Atatürkçü geçinen kesim şartlandırılmış saplantılarla hareket etmektedir. Atatürkçülük eşittir laiklik eşittir müslüman düşmanlığı formülüne dönüştür müşlerdir işi. Zamanında da sahte sağ, sahte sol yaratılmıştı. Oysa hepsi Atatürk'ün söylediği şeylerin tam tersini yapmışlardır. En başta yabancı dilde eğitim...
Sayfa 263Kitabı okudu
Reklam
Türkiye'nin bugünki siyasi durumunu nasıl değer lendiriyorsunuz? O.S: Laik ve aydın geçinen takım (içlerinde vardır belki sahicileri ama çoğu sahtedir) başörtüsü diye yaygara yapadursunlar; memleketin toprakları verilmiş, tapuları satılmıştır. Bunu başlatan AKP'den önceki üçlü koalisyon hükümetidir. AKP de onların başladığını devam ettir mektedir. Ben millet bu yağmaya tepki gösterecek diye düşünüyordum. Ama olmadı. Toplumun her iki kesimi de ayrı ayrı uyutulmuş çünkü. Şimdi de "Al başörtünü, ver vatanını" siyaseti yapılıyor. AB için de böyle söylenmişti. AB'ye girersek başörtümüzü rahat rahat takarız, deniyordu. Olur mu başörtüsünü Müslümanlara ilk yasaklayan ülke Fransa'dır. Avrupa'da müthiş ırkçılık ve yabancı düşmanlığı, İslamiyete karşıtlığı hızla Tırmandırılmaktadır.
Sayfa 261Kitabı okudu
Sinanoğlu'nun yabancı dille eğitim veren okullardan daha fazla hoşlanmadığı bir şey varsa o da Robert Koleji gibi, kendi tabiriyle "misyoner okulları"... "İş, Robert Koleji ile sınırlı kalmadı. Zamanın askeri hükümetine Boğaziçi Üniversitesi'ni kurdurdular. Robert Kolejini büyütmüş oldular. Ben artık Robert Koleji'ne kızmıyorum. Çünkü onu kimin kurduğu, ne olduğu belli. Boğaziçi çok daha tehlikeli. Amerikalı'dan çok Amerikancı yetiştiriyor. ODTÜ'nün de dilinin hemen Türkçeye çevrilmesi lâzım."
Sayfa 260Kitabı okudu
- Yerel tohumları korumak neden bu kadar önemli? O.S.: Tohum işi dünyada tekel altında. Bizim Orta Asya'dan dahî getirdiğimiz çok çeşitli yerli tohumlarımız var. Örneğin 70 çeşit buğday tohumu gibi. Bu büyük bir çeşitlilik ve zenginliktir. İnsanlığın ortak hazinesi hepsi. Ama dünyayı yönetmek isteyenler gıdayı silah olarak kullanıyorlar. Sadece tohumculukta 6 tekelden söz ediliyor. 1997 yılında ilk domates tohumunun genleri değiştirildiğinde başımıza gelecekleri yazmış uyarmıştım. 1 kilo domates tohumu alabilmek için kamyonlar dolusu mal satmak zorunda kalıyoruz. İthal tohumlar çok pahalı. Çok uluslu şirketlerin tarım ve hayvancılıkla uğraşmaya başlaması her şeyi kâr amaçlı hale getirmesi insanlığın geleceğini tehlikelere sürüklüyor. Bir de söylenmeyen gizli tutulan dünya hakimiyeti ve nüfus azaltma projeleri var. Gen bilimiyle bu kötülükleri yapmak çok kolay.
Sayfa 248Kitabı okudu
- Yakın gelecekte sizce kıtlık yaşanma ihtimali var mı ülkemizde? O.S.: Türkiye için sanki zorunlu bir kıtlık yaratma senaryosu yaşatılıyor. Dünyada en tehlikeli zamanların savaşların, katliamların yaşandığı bir dönemdeyiz. Bu Za kendi ekmeğimize, hayvancılığımıza, toprakla rımıza, suyumuza, fabrikalarımıza, tohumlarımıza sahip olma zamanıdır. Kendi çiftçimizi desteklemek yerine tarım ve hayvancılık alanında yapılan ithalat ile başka ülkelerin üreticileri desteklenmiş oluyor. Oysa, ithalata harcananlar çiftçilerimizin maliyetlerini düşürmek için kullanılmalı. Devletin görevi halkını, çiftçisini gelecek tehlikelere karşı korumaktır. Hayatını topraktan kazanan insanlarımızın köylerine olan bağlılıklarını devam ettirebilmelerine yardımcı olunması gerekir. Madende çalışmak zorunda bırakılan işçiler hep tarımda işsiz kalmış işçiler. Küreselciler tarafından toprak zenginliklerimiz sömürü lürken insanlarımız da köle ediliyor.
Sayfa 240Kitabı okudu
Cargill firmasının Türkiye'de fabrika açması için Bush'un ricası üzerine kanuni engeller kaldırıldı. Daruştay'ın arazi kullanım kararı hiçe sayılarak Bursa'ya fabrika açıldı. Cargill sağlığa en zararlı GDO'lu mısır şurubunu üretiyor. Amerikan halkının çoğunun aşırı şişman ve sağlıksız olmasının sebebi her türlü yiyeceğe bu mısır şurubunun katılmasındandır. Şimdi, Türkiye'nin de başına bela edildi. Mısır şurubunun katıldığı her yiyecek GDO'lu oluyor.
Sayfa 239Kitabı okudu
287 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.