Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ketebe

Ketebe
@Ketebe_
ايشكو ل ‍ Kitap boş vakitte okunmaz, kitap okumaya vakit ayrılır. || Ömer Tuğrul İnançer .
Lise Mezunu
25 okur puanı
Mayıs 2019 tarihinde katıldı
Yine Reddet Beni
Yine reddet beni, aynı bakışlarla, tam burda Kalbimdeki düğümü bur, korkma, daha çok sık Unutulmak ölümdür, unutarak öldür Umudumu yeşertme, rüzgârımı biç, ellerimi kurut Annem hikâye anlatmıyor artık, suskun Yüzünde kaygılı cümleler ve çıplak bir ağaç Say ki hiç doğmadım, sanki yokum, belki hiç Gözlerimi kapat, ümidimi tüket, kıyında boğ Kirlenir dilim dilinde, düşlerim tükenir karanlığında Taşları dinlerim, kalemin burçları yıkılır sonra Sonra solmuş mektubumda bitimsiz bir avaz Dudaklarımı arala, ses tellerimi kes, kahrını yaşat Ölü bir yıldız kayıyor göğümde, zaman çekiliyor kozasına Gök tutuşuyor, yüzünde soğuk bir veda, buzzz İşte tam sırası, önce büyüt sonra ihanet ettir çocukluğuma Mevsimsiz soğuklar ve tanıdık boşluklarla yine reddet, durma! Sulhi Ceylan
Reklam
"Benim hayatımı yargılamadan önce benim ayakkabılarımı giy ve benim geçtiğim yollardan, sokaklardan geç. Benim takıldığım taşlara takıl yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git benim gittiğim gibi anca o zaman beni yargılayabilirsin."
İnsan yeteri kadar akil, Öngörülemeyecek kadar zalimdir! Yeter ki Gözü dönsün.. #mekselinamirza

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
-Sev; geri kalma, ama sevgin sana huzur versin. Cefa verecekse bu inat olur manası menfaat olur. -Sev; geri kalma, çünkü sevgide cefa olmaz kaybetmek de bir kazançtır, yeni bir kale daha fethetmektir... -Sev. Yeterinde yurdunda kendi kalende.. S.Oran
Etki ve tepki.. Zaman ve sabır.. Siyahı beyazdan ayıran iki usta. S. Oran
Reklam
Ben insanım Heyyy su kara gök sana yemin olsun Ay yıldız ve ışığın anası güneş sana yemin olsun Altın başak, heyyy arsız lokma sana yemin olsun Ben insanım Anamın nasırından, avucunun kesiğindenim Gövdem yok, dalım, budağım, arafım, tarafım yok. Olmazım, bitmezim, sıram, sonum yok Hem şerefim de öyle çok engin değil her candan Üç beş
Uçurumun kenarındayım Hızır Ulu dilber kalesinin burcunda Muhteşem belaya nazır Topuklarım boşluğun avcunda Derin yar adımı çağırır Dikildim parmaklarımın ucunda Bir gamzelik rüzgâr yetecek Ömer Lütfi Mete
Süleyman Çobanoğlu - Lamba Güneş asılsız çıktı ve ışıklar tükendi, İkimiz de titreyen fitillere kapandık. Tahtını kurmak için gözlerini beğendi, Ağırladık geceyi konuk ettik ve andık. Uyu! Yediveren gülleri bahçemizdedir… Ve sevdan arsız sarmaşıklar gibi içimde. Dertlerimiz ya uzakta bir denizdedir Ya saçlarından sonra unuttuğum mevsimde Az sonra avuçların uyanacak… ve sesin Bir çiçeğe su gibi üstüme dökülecek, Ama bırak, bırak da içten içe titresin Şu küçücük lambanın nesi var götürecek.
BİR DANIŞANININ DOĞAN CÜCELOĞLU'NA YAZDIĞI O YAZI: Her akşam babam eve geldiğinde yüzlerimize bir ciddiyet yamardık. Onun gelişiyle bir kasver dolardı eve. Birbirimize hiç söyleyemedik bunu ama akşamın olmasını, babamızın eve gelmesini hiç istemezdik... Tüm kardeşler bilirdik ki; babam kapıdan girerken çocukluğumuz pencerelerden uçar giderdi... Yılda birkaç gün başka şehirlere gittiği olurdu. İşte evde olmadığı o günlerde, kardeşlerin arasında gizli bir bayram ilan edilirdi. Herkes bilirdi bu sevincin sebebini fakat kimse bunu söyleyecek cesareti kendinde bulamazdı. Cesaret dememeli aslında buna; birimiz eğer böyle bir şeyi söyleyiverirsek, "Ben babamı sevmiyor muyum yani?" tereddütüyle baş başa kalmaktan korkardık belki de... Kendi bildiğince seviyordu muhakkak bizleri. Allah razı olsun, karınlarımızı hep tok tuttu. Fakat bir insanın gönlünün doyması, karnının doymasından daha önemliymiş... O da bilmiyordu bunu, o da bizim gibi gönlü aç büyümüştü...***
Bir Jinekolog anlatıyor: İyi tanıdığım bir hastam aradı bir gün. Telaşlıydı. Sesi titriyordu. -Doktor bey yardımınıza ihtiyacım var. Bebeğim bir yaşında bile değil, ve ben yine hamileyim. Başka çocuk istemiyorum. - tam olarak benden nasıl bir yardım istiyorsunuz dedim. -kürtaj olmak istiyorum, dedi. Biraz düşündüm ve bak, aklıma bir fikir geldi. Daha iyi ve daha az riskli, dedim. Kadın çok sevindi. Bak dedim. Çocukların anneleri için eşit olduğunu söylerler. Doğru mu? -Evet, dedi. İlla birini öldüreceksen, doğmuş bebeğini öldür.Böylece hem bebeğin doğana kadar dinlenmiş olursun, hemde cerrahi bir operasyondan kurtulmuş olursun dedim. -Aman Allahım, siz bana çocuğumu öldürmemi mi teklif ediyorsunuz. -Hayır, onu siz söylüyorsunuz. Ben sadece hangisinin öldürüleceğinin daha avantajlı olacağını söylüyorum.