İnanmak başka bir şey , Kanıt başka bir şey .
Sayfa 14
. . . kanıtlamak için elinden geleni de yapıyordu . Görev bilinci ile değil , sevgiyle yapıyordu bunu . Bu yüzden bu kadar başarılıydı .
Sayfa 12
"Akıllı olanlar her zaman çok sağlam kanıtlara sahiptirler."
Sayfa 76
Reader Follow Recommendations
. . . "Böyle iyiyim" diyorum . Yalan söylüyorum . İyi olmanın tam zıttı durumdayım , iyi değilim. Rahatça yutkunabileceğim kadar tükürüğüm bile yok .
Sayfa 42
Suyun ısındığını fark etmeyen Ve sonunda çorba olan o kurbağa gibi miydim . ?
Sayfa 12
Eğer birinin yeni öldüğü anlamına geldiğini unutabilirseniz , miras iyi bir şeydir ...
Sadece bir an için o uzak ülke ,
Elimin erişebileceği kadar yakındı...
Avın sabrı daima avcınınkinden daha azdır.
"François sopayı yere atınca buck kazandığı savaşın gururuyla takıma yaklaştı ve takımın başındaki yerini aldı. "
''Buck ise acımasızdı. sopa ve diş yasasını iyi biliyordu. ölümüne mücadeleye giriştiği düşmanını hiçbir şekilde bırakmıyordu.''
“Eski göçebelik arzuları canlanıyor,
Geleneklerin zincirlerini kırarak,
Kış uykusundan tekrar gözlerini açıyor,
Vahşi türleri uyandırarak.”
"Orta yol diye bir şeyin olmadığını çok iyi biliyordu. Ya efendi olacaktı ya da yönetilecekti. Merhamet göstermek ise bir zayıflıktı. 'İlkel' yaşamda acıma diye bir şey yoktu. Acıma duygusunu, korku diye yanlış değerlendiriyor, böylesine yanlış değerlendirmeler ise ölüm anlamına geliyordu."
"Yaşamın doruğunu belirleyen ve artık onun ötesinde yaşamın daha da yükselemeyeceği bir kendinden geçme vardır. Bu kendinden geçme kişinin en canlı olduğu anda gelir ama beraberinde canlı olma unutkanlığını da getirir. İşte yaşamın çelişkisidir bu."
"Demek gelenek buydu. Dürüstlük sökmüyordu. Bir kere yıkıldın mı, sonun geldi demekti. Öyleyse hiç yıkılmamaya bakacaktı."
"O acımasız gösteriyi her seyredişinde aldığı ders hep aklına geliyordu: Sopa kimdeyse, kanun onun elindedir."