Kübra Cömert

Kübra Cömert
@Kubra1995
Beni benlik harâb etti bu yüzden olmadım mamûr  Dökülür gözlerim yaşı sanasın mislidir yağmur
Bu gece misketi caldırmaz mıyım Başkenti ayağa kaldırmaz mıyım Sesini duyup da çıldırmaz mıyım Delisin, diyorsun telefonda sen... Mutluluk ne kadar kolaymış meğer Sevginin kadrini bilseydik eğer Kim ne derse desin, çekmeye değer Çilesin, diyorsun telefonda sen...
Reklam
Hasreti herkesten çok tanıyorum Bu zehrin üstüne yok sanıyorum Islak gözlerimden utanıyorum Silmeyi denedim, sensiz olmadı... Evlenmiş dediler, çıldıracaktım! Resim, mektup, şiir ne varsa yaktım İlmeği kaç defa boynuma taktım! Ölmeyi denedim, sensiz olmadı...
Git de şen şakrak geçen günlerine gün ekle Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle Git ki siyah gözlerin arkada kalmasınlar Git ki gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar Kahrımın nedenini söylesem irkilirler; Çünkü herkes beni Kays, seni Leylâ bilirler. Sanırlar ki sen beni biricik yâr saymıştın Oysa ki hep yedekte, hep elde var saymıştın.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gözlerim uykuyla barıştı sanma! Sen gittin gideli dargın sayılır Ben de bir zamanlar sevildim amma, Seninki düpedüz vurgun sayılır!... Ne kadar zulmetsen ah etmem sana Her iki cihanda gül kana kana Seninle cehennem ödüldür bana Sensiz cennet bile sürgün sayılır!..
Var mı beni içinizde tanıyan Yaşanmadan çözülmeyen sır benim Kalmasa da şöhretimi duymayan Kimliğimi tarif etmek zor benim Bülbül benim lisanımla ötüştü Bir gül için can evinden tutuştu Yüreğine Toroslar’ dan çığ düştü
Reklam
Âşkın hududunu aştı mûradım Maksûda varıştır senden sonrası Erenler katına belki bir adım Belki bir karıştır senden sonrası... Kevser sarhoşuyum, meyhane değil Hiç bir zevk böylesi şahane değil Kays gibi Leylâ'yı nefsâne değil Efsane görüştür senden sonrası...
Varlığını tartıştı Firavun, Mûsa ile Rüsva ettin elçine diklenen diktatörü Koca deniz ikiye bölündü asa ile Hükmettin, Kainatın ulu imparatoru Nemrut ki ateşlere atmıştı İbrahim'i Gülizara döndürdün yanardağ gibi koru Habibinden öğrendik biz Rahman'ı Rahim'i O sensin, Kâinatın ulu imparatoru Sedâsı son verecek kulakların pasına İsrafîl'in üfleyip çaldığı anda sur'u Gunahımızı sildir Firdevs'in paspasına Medet ya Kainatın ulu imparatoru
Seherde ağlıyor bülbül bî-çare O da benim gibi âşık mı yâre Başım alsam gitsem hangi dîyâre Derdimi deftere yazarım böyle Gönlümün matlubu gelsene beri Sesin sazdan telden aldım haberi Veysel'i kapına kul eyle bari Essinler kapına mezarım böyle
Ey hocam karışma Hikmetullah'a O deryâ derindir giren boğulur Allah birdir inanmışız Allah'a İki diyen o dergâhtan kovulur
Veysel der çıkayım bir yüce dağa Ağaçlar bezenmiş yeşil yaprağa Zaman gelir tenim düşer toprağa Karışır toprağa toz olur gider
Reklam
Bu aşkın meyinden içip de kânan Gendeki başını sevdaya salan Yârinden ayrılıp gurbette kalan Geçen günleri sayar iniler Dağlar çiçek açar Veysel dert açar Derdine düştüğüm yâr benden kaçar Gerçek âşık olan kendinden geçer Derdini âleme yayar iniler
Bir hayal peşinde dolandım durdum Asla terk etmezem sanma unuttum Sönmez ümitlerden beklerim yardım Bugün yarın dedim gönlüm avuttum Veysel bu sevdadan vazgeç dediler Olup bitenleri yaz geç dediler Sevdiğin kapıdan az geç dediler Acı sözü sevdiğimden işittim
Bu dünyayı kuran mimar Ne hoş sağlam temel atmış İnsanlığa ibret için Kısım kısım kul yaratmış Kimi yaya kimi atlı Kimi uçar çift kanatlı Dünya şirin baldan tatlı Eyvahh balı tuza katmış Kazması yok küreği yok Ustası var çırağı yok Gök kubbenin direği yok Muallakta bina çatmış
Ben gidersem sazım sen kal dünyada Gizli sırlarımı aşikâr etme Lâl olsun dillerin söyleme yâda Garip bülbül gibi âh ü zâr etme Bahçede dut iken bilmezdin sazı Bülbül konar mıydı dalına bazı Hangi kuştan aldın sen bu avazı Şöyle doğrusunu gel inkâr etme Sen petek misali Veysel de arı İnleşir beraber yapardık balı Ben bir insanoğlu sen bir dut dalı Ben babamı sen ustanı unutma
Aşkın beni elden ele gezdirdi Çok dolandım bulamadım eşini Beni candan usandırdı bezdirdi Tuzlu imiş yiyemedim aşını Benim ile gezdin beni arattın Beraber oturup beraber yattın Türlü türlü güllerinden koklattın Âşık ettin güle bülbül kuşunu
731 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.