Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Leyla yıldız

Leyla yıldız
@Leylaaa_y
Bakabiliyorsan, gör. Görebiliyorsan, fark et.
Sınıfta tahtaya kalktığım zaman, gene, şiirleri en iyi ben okuyordum; çünkü öğrenmiştim en çok bağıranın en iyi şiir okumuş sayıldığını.
Reklam
Her zaman kendime sorardım: neden noktaların, doğruların eğrilerin koordinatları var da daha mükemmel bir varlık olan insan ve onun ayrılmaz bir cüzü olan hayatın koordinatları yok?
Hayatım ciddiye alınmasını istediğim bir oyundu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kişinin, soyut bir "yaşamın anlamı" arayışına girmemesi gerekir. Herkesin yaşamında özel bir mesleği veya uğruna çaba harcanacak bir misyonu, yerine getirmeyi bekleyen somut bir görevi vardır. Ne onun yeri değiştirilebilir ne de yaşam tekrarlanabilir. Bu nedenle herkesin işi, bunu yürütmeye yönelik özel fırsatları kadar eşsizdir.
Yaşamda anlam bulmanın ikinci yolu, bir şey -iyilik , doğruluk, güzellik gibi-yaşamak , doğayı ve kültürü yaşamak,son ve bir o kadar önemlisi de olanca eşsizliğiyle bir insanı yaşamaktır. Yani onu sevmektir.
Reklam
Bütün bu acıların, çevremizdeki bunca ölümün bir anlamı var mı? Çünkü eğer yoksa hayatta kalmanın kesinlikle hiçbir anlamı yok! Çünkü anlamı böyle bir rastlantıya bağlı bir yaşam, nihai anlamda yaşanmaya değmez.
İnsan içinde bulunduğu olumsuz koşullarda bazen bir zinciri bir saç teliyle koparabileceğini sanır.
İnsanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkumdurlar.
Sabahattin Ali'nin İçimizdeki Şeytan kitabında geçen olağanüstü bir paragraf
Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması. İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var. Tembellik var... iradesizlik,bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey var: hakikatleri görmekten kaçma itiyadı var. Hiçbir şey üzerinde düşünmemeye, hatta bir parçacık durmaya alışmayan gevşek beyinlerimizle kullanmaya lüzum görmeyerek nihayet zamanla kaybettiğimiz bir çare irademizle hayatta dümensiz bir sandal gibi dört tarafa savruluyor ve devrildiğimiz zaman kabahati meçhul kuvvetlerde insan iradesinin üstündeki tesirlerde arıyoruz.
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? Yaşayışımıza ve etrafımıza şekil vermek arzusuyla dünyaya gelmekten ise hayatın ve muhitin verdiği şekli kolayca alacak kadar boş ve yumuşak olmak daha rahat , daha makul değil miydi?
Reklam
Hayatta hiçbir şey, uğruna ölmek için istenmez. Her şey yaşamamız için olmalıdır.
İnsanların unutmaması gereken dört kural vardır: Yanlış söz söyleme, yanlış yatakta uyuma, yanlış eşikten girme, elini yanlış cebe atma
Sayfa 143Kitabı okudu
KORKU TUTSAKLIKTIR
Korku cezadan çok daha kötüdür, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de, hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar , o sonsuz gerilimin ürkütücülüğü kadar kötü değildir.
Aslına bakarsan hâlâ anlayamadığım şey, insanın tehlikesini bilerek bir suçu işledikten sonra itiraf etme cesaretini bulamayışıdır.
Ne var ki güneşi, ayı öldürmeye kalkmadığımıza iyi ediyoruz. Denizlere çıkıp gerçek kardeşliklerimizi öldürmek yetiyor bize.
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.