Eşkiyanın fukaraya yüz güldürecek kadar mal verdiği hiç görülmemiştir. Verse de arkasından zaptiye gelir elinden alır. Yediyi sopa da cabası… Esasında bugün gördüğün ağaların çoğu seferberlik zamanının eşkiya yatağı ağası…
Eşkiya devri için, savaş gerek… Köylerde kasabalarda erkek kalmayacak. Bunların tekmilini sınır boylarına sürecekler. Jandarmaları da bizim gibi çaptan düşmüş yaşlılardan, bir de beyzadelerle ağa okullarından ayıracaklar. Yaşlılar cepheyerinde bir boka yaramaz, ötekilerde “bir kazaya uğramasınlar” diye gönderilmez. O zaman asker kaçaklarından bazısı daha sıçrar, olursan eşkiya… Lakin kulak verme, seferberliklerde bile fazla sürdüren pek görülmemiştir. Eşkiyanın sonu yok. Adam, kurt gibi Kovalca kıyıcı olur. Kıyıcı heriften de bir vakit hayır çıkmaz.
Emmi
Buyur.
Şimdi neden eşkiyalık yok?
Kim demiş? Şimdinin eşkiyaları şehir yerine, kasabaya inmiş. Kimi dükkan açmış, olmuş bir Çerçi Süleyman Ağa, kimi önüne bir makine uydurmuş olmuş bir arzuhalci Cemal Efendi, kimisi de zaptiye-memur…
Seksenlerde sobalı evlerin orta direğin nasibine düşenlerinde pazar günleri kahvaltıları Nazım’ın Abidin Dino’dan istediği ‘mutluluğun resmi’ gibidir. Anlatmak ise Abidin’in Nazım’a verdiği cevap kadar ümitsiz bir uğraştır, zira buna ‘ne tuval yeterdi, ne boya…’ Yine de deneyeceğim hatırladığım kadarı ile gördüklerimi anlatmaya…
Bir kitabı okuma şansını bir kere kaçırdıysanız, sözü edilen bu kitabı uzun süredir okumak isteseniz bile, okumaktan vazgeçin derim. Okuyacağım diye satın almış olabilirsiniz, ancak şimdiye kadar kapağını dahi kaldırmadıysanız, ona ihtiyacınız yok demektir. Yarısına kadar okuduğunuz kitapları bitirmeye çalışmayın. Bu kitaplar işlevini zaten tamamlamışlardır. Okunmayan tüm bu kitaplardan bir an evvel kurtulun. Tozlanmaya bıraktıklarınızı okumaktansa sizi gerçekten etkisi altında alan kitapları okumak çok daha iyi olacaktır. 
“Bir insanı sorumlu olarak başkaları gibi düşünmek veya davranmaktan alıkoyan beyin organlarının bu hastalığına delilik adını veriyoruz.” Deli başkalarına göre başka’dır: başkalarının - evrensel anlamda - arasında başka’dır - istisna anlamında.