Abdullah Arı

Hem erenler ölmez efendim, suret değiştirirler!
Sayfa 376 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Reklam
Fakir ömrünün tek servetiydi kitapları…
Sayfa 368 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Eşkiyanın fukaraya yüz güldürecek kadar mal verdiği hiç görülmemiştir. Verse de arkasından zaptiye gelir elinden alır. Yediyi sopa da cabası… Esasında bugün gördüğün ağaların çoğu seferberlik zamanının eşkiya yatağı ağası…

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eşkiya devri için, savaş gerek… Köylerde kasabalarda erkek kalmayacak. Bunların tekmilini sınır boylarına sürecekler. Jandarmaları da bizim gibi çaptan düşmüş yaşlılardan, bir de beyzadelerle ağa okullarından ayıracaklar. Yaşlılar cepheyerinde bir boka yaramaz, ötekilerde “bir kazaya uğramasınlar” diye gönderilmez. O zaman asker kaçaklarından bazısı daha sıçrar, olursan eşkiya… Lakin kulak verme, seferberliklerde bile fazla sürdüren pek görülmemiştir. Eşkiyanın sonu yok. Adam, kurt gibi Kovalca kıyıcı olur. Kıyıcı heriften de bir vakit hayır çıkmaz.
Emmi Buyur. Şimdi neden eşkiyalık yok? Kim demiş? Şimdinin eşkiyaları şehir yerine, kasabaya inmiş. Kimi dükkan açmış, olmuş bir Çerçi Süleyman Ağa, kimi önüne bir makine uydurmuş olmuş bir arzuhalci Cemal Efendi, kimisi de zaptiye-memur…
Sayfa 21 - İthakiKitabı okudu
Reklam
Seksenlerde sobalı evlerin orta direğin nasibine düşenlerinde pazar günleri kahvaltıları Nazım’ın Abidin Dino’dan istediği ‘mutluluğun resmi’ gibidir. Anlatmak ise Abidin’in Nazım’a verdiği cevap kadar ümitsiz bir uğraştır, zira buna ‘ne tuval yeterdi, ne boya…’ Yine de deneyeceğim hatırladığım kadarı ile gördüklerimi anlatmaya…
Sayfa 43 - MeserretKitabı okudu
Can alıcı soru
Peki ama, dersiniz; biz bin yıl önce girdiğimiz şu Anadolu topraklarına ne verdik?
Kırk yılda bir hırsızlığa çıkmıştık, fakat ay bütün gece ışımıştı.
Hafız, o ve benzerlerini “tatlı su Müslümanı” diye nitelendiriyor, “Kime Müslüman desen haç koynundan çıkıyor,” diyordu.
….“Def-i mefâsid celb-i menâfiden evlâdır”  yazan “Zararlı şeyleri defetmek, faydalı şeyleri getirmekten iyidir” manasına gelen Mecelle hükmünün yazıldığı küçük kaideyi…
Reklam
Farketmediğimiz ürün ve ödeme şekli
Bir şeyin maliyeti, o şey karşılığında hemen ya da uzun vadede verilmesi gereken ömür miktarıdır. 
Sizin için özel olan o kitapla karşılaştığınız an onu okumak için en doğru zamandır.
Sayfa 113 - Epsilon, 10. BaskıKitabı okudu
Kitaplarda sadeleşme
Bir kitabı okuma şansını bir kere kaçırdıysanız, sözü edilen bu kitabı uzun süredir okumak isteseniz bile, okumaktan vazgeçin derim. Okuyacağım diye satın almış olabilirsiniz, ancak şimdiye kadar kapağını dahi kaldırmadıysanız, ona ihtiyacınız yok demektir. Yarısına kadar okuduğunuz kitapları bitirmeye çalışmayın. Bu kitaplar işlevini zaten tamamlamışlardır. Okunmayan tüm bu kitaplardan bir an evvel kurtulun. Tozlanmaya bıraktıklarınızı okumaktansa sizi gerçekten etkisi altında alan kitapları okumak çok daha iyi olacaktır. 
Sayfa 109 - Epsilon, 10. BaskıKitabı okudu
“Bir insanı sorumlu olarak başkaları gibi düşünmek veya davranmaktan alıkoyan beyin organlarının bu hastalığına delilik adını veriyoruz.” Deli başkalarına göre başka’dır: başkalarının - evrensel anlamda - arasında başka’dır - istisna anlamında.
Sayfa 37 - İmge 2. CiltKitabı okudu
Suskunluk boğucu! Soluk alacağım biraz, elimdeki şu kalemle.
Sayfa 48 - HelikopterKitabı okudu
Resim