3 kısa hikayeden oluşan bir kitap.
Bir oturuşta bitirdim. Çok akıcı ve heyecanlıydı.
Her hikayede insan psikolojisin farklı yönlerini ele almıştı.
Eleştirim ise şu yönde olacak,
Bütün hikayeler yarım ve eksik kaldı.
Böyle sonuca bağlanmayan hikayelerden çok hoşlanmasam da okurken baya heyecanla okudum.
Sonlarını sevmedim
Nuh tufanından kurtulmuş da bir limana sığınmış gibiyim şu günlerde. Henüz üstümden tufanın korkusu gitmemişken sığındığım limanda rüzgarlar esmeye başladı. Tufandan kurtulduğum için ümitliyim, limanımda esen rüzgardan ötürü ise endişeliyim.
Yine de limanım bana güç veriyor...
Karşıdan karşıya geçerken bir arabanın üzerinize doğru geldiğini gördüğünüzde kalbiniz daha hızlı çarpmaya başlar, bakışlarınızı arabayla aranızdaki mesafeye ve yolun güvenli tarafına geçmek için daha ne kadar yürümeniz gerektiğine odaklar, adımlarınızı hızlandırırsınız. Korkuya kapıldınız ve bu da sizi bir an önce güvenliğe ulaşmanız için harekete geçirdi. Ama adımlarınızı hızlandırdığınızda karşı taraftan tam ters istikamette gelen başka arabalar olduğunu görüp kendinizi bir anda yolun ortasında ne yöne gitmeniz gerektiğini bilmez vaziyette buluyorsunuz. Kalp atışlarınız daha da hızlanıyor fakat az önce hissettiği- niz korkudan farklı olarak bu kez paniğe kapılıyorsunuz ve görüşünüz aniden bulanıklaşabiliyor. Rasgele bir yöne doğru koşma içgüdüsüne kapılıyorsunuz ki bu dürtüyü bastırabilmenizi umuyoruz. Arabalar hızla yanınızdan ge- çip gittiğinde belli belirsiz bir baygınlıkla beraber midenizde bir boşluk hissine kapılıyorsunuz. İşte bu ENDİŞEDİR...