''Sabah olmuştu.Sanki yüzyıllık bir uykudan uyanan bekçi,yerinden doğrulup çevresine bakınca kendisini uyandıran kişiyi göremedi.Çünkü her yer karanlıktı.Zaten görülen ve görülmeyen bütün düşler, bu karanlığın ya kendisi değil miydi?''
“Öldü biliyorum! Bilmediğimi mi sanıyorsun? Ama, onu yine de sevebilirim, değil mi? Bir insan öldü diye onu sevmekten vazgeçmek zorunda mısın, Tanrı aşkına; özellikle de, hayatta olanlardan bin kez daha iyi kalpli bir insansa?”
İhsan Oktay Anar 'dan tarihi roman tarzında güzel bir eser.Olay örgüsü 1600ler Osmanlı'sında geçiyor.Bu dönem çok güzel işlenmiş yazar tarafından.Henüz başlamış olmama rağmen sanki kitap beni kendine çekiyor.Okuyacaklara tavsiye ederim.