Eliza bu gibi donuk, duygusuz oturuyor, durmadan elindeki işi yapıyordu. Evet, birçok kişiler insanlık, sevgi, ruh yüceliği gibi duyguları önemsemezler, bunu bilirim: işte karşımda bu duyguları eksik olan iki benlik vardı. Bu eksiklik yüzünden birisi dayanılmayacak kadar buruk, öbürü de tiksindirici bir şekilde tatsız olup çıkmıştı. Akılsız salt duygu gerçi pek lezzetsiz bir şerbete benzer, ama duygunun yumuşatamadığı salt akıl da insanın boğazından geçmeyecek kadar acı, kekre bir ağudur.
Jane senin de beni incitebilme, bana zarar verebilme gücün var elinde. Ama zayıf yönümü sana gösteremiyorum, çünkü vefalı dost olmakla birlikte tek bir hareketinle beni yıkabileceğinden korkuyorum.