Mustafa Altunkaynak

Mustafa Altunkaynak
@Mstfaltnkynk
Öğretmen/Sanatçı
Mersin/Mut
23 reader point
Joined on April 2021
Türkeş'in Sorgusundan
Son tahkikat kararında benim hakkımda: ''Atsız'ı gölgede bırakacak kadar Turancı, ırkçı ve menfi'' buyurulmaktadır. Ben daima devletimin kabul ettiği prensiplere inandım ve onlara hürmet ve riayetten ayrılmadım. Ben koyu bir milliyetçiyim, fakat zannedildiği manada ırkçı değilim. Yani memleket içerisinde ayrılıklara ve düşmanlıklara yol açacak hiçbir fikrim yoktur. Yalnız ben Türk milletinin yeryüzünde eşsiz bir yaratılışa sahip olduğuna ve kahramanlıkta bu milletten üstün bir millet bulunmadığına iman ediyorum. Buna en yakın misal olarak da Istiklâl savaşını gösteriyorum.
Reklam
Sançar'ın Sorgusundan
Komünist mecmualarda Atsız'a Boşnaklık, bana da Çerkeslik isnad olunmuştu. Sonra yine bir başkası babamın Arap olduğunu ileri sürmüştü. Şimdi de dönmeligimiz söyleniyor. Dönme bir soydan gelen Arap bir babanın iki çocuğundan biri Boşnak biri Çerkes oluyor. Bizim Türk olduğumuza sadece Çiftçioğlu aile adımız kafi delildir. Eğer Rum dönmesi olsaydık Çiftçioğlu değil, mesela Garsonoğlu olurduk. Sonra Atsız'ın da benim de ahlâkımız karakterimiz Milattan önceki yıllarda yaşayan Kun Türklerinin ahlâkından karakterinden farklı değildir.
Atsız'ın Sorgusundan
Büyük devletlerin yıkılmasına en mühim sebep, âmil, içlerine karışan yabancı unsurlardı. Cihan tarihi şimdiye kadar dört büyük imparatorluk kaydetmiştir. Arap, Roma, Osmanlı ve Ingiliz imparatorlukları. Bunlardan ilk üçü yıkılmışlardır. Dördüncüsü yaşamaktadır. Bunun sebebi ilk üçünün içinde kendilerinden olmayan insanların varlığıdır. Ingiliz imparatorluğu ise, içinde yabancı ırklar işe karışmadığından yıkılmamıştır. Benim ırkçılıktan gayem bu tarihi hatanın tekerrür etmesidir. Ve memleketteki vazifelerin bu vatanın öz çocuklarına, yani Türklere verilmesidir. Bu, lazım ve zaruri bir iştir.

Reader Follow Recommendations

See All
Müdafaam Atsız
Malumdur komünistler kendilerine ''kızıl'' kendilerinden olmayana da ''beyaz'' derler. Türk ordusu da beyaz ordulardandır. Nazım Hikmet ''Salkım Söğüt'' manzumesiyle yaralı bir kızıl süvari için ''artık beyaz orduların ardından kılıç sallamayacak'' diye yanıp yakılıyor. Bu apaçık propagandaya karşı hükümet şaşılacak bir soğukkanlılıkla hiçbir şey yapmıyordu.
İkinci Açık Mektup
Sayın başvekil! Buraya bilmecburiye yazarken büyük bir ıstırap duyduğum iki mısrada bu vatan haini(Sabahattin Ali) şöyle diyordu: - Ismet girmedi mi hala hapise Kel Ali'nin boynu vurulmuş mudur?
Sayfa 28 - Ankaradaki devlet konservatuarı öğretmenlerinden Sabahattin Ali' ye gönderme.Kitabı okudu
Reklam
İkinci Açık Mektup
Şunu unutmamalı ki komünistler hiç-bir zaman biz komünistiz diye açıkça kendilerini ortaya vermezler. Onlar halk partisinin çok elastiki olan 6 okundan halkçılığı alıp kendilerini halkçı yurtseverler gibi ortaya atarlar. Fakat onların hakiki benliğini anlamak için dahi olmaya lüzum yoktur. Irk ve aile düşmanlığı, din ve savaş aleyhtarlığı, faşistliğe hücum perdesi altında milliyeti baltalama, yurdumuzdaki azınlıklara aşırı sevgi, her şeyi iktisadi gözle görüş onları açığa vuran damgalardır. En büyük düşmanları olan milliyetçilere ırkçılık noktası üzerinden saldırmaları, milliyetçilikte ırkçılığın temel olduğunu bilmelerinden dolayıdır. Temeli yıkılan yapının bir anda çökeceğini de çok iyi kestirmişlerdir.
Sayfa 26 - Atsız'ın Saraçoğlu'na açık mektuplarıKitabı okudu
169 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Talat Paşa'nın Anıları
Talat Paşa'nın AnılarıAlpay Kabacalı
8.2/10 · 312 reads
Talat Paşanın Anıları
Talat paşaya savaş döneminde Almanlarla ilişkilerinin nasıl olduğunu sordum.''Berbattı'' dedi.Türk'lerin savaşı birinin kazanması yerine iki tarafında kesin yengi sağlayamadığı bir savaştan yana olduklarını söyledi. Bizim kazanmamız Türkiye'nin paylaşılması anlamına geliyordu buna karşılık Almanya'nın kazanması Türk'lerin köleleştirilmesi demek olacaktı. Kendi bilgisi dışında Q.M.G bir Türk-Alman anlaşmasına varıldığını ve kendisini Almanlar tarafından eli kolu bağlanmış bir durumda bulduğunu; bunun üzerine kabine toplantısında ''ingiliz'lerin Alman'larla savaşmak istemelerinin sebeplerini merak ederdim, ama artık anlıyorum.'' Dediğini anlattı.
Sayfa 147 - ingiliz istihbarat servisinden Aubrey Herbert'le söyleşisinden.Kitabı okudu
Talat Paşanın Anıları
''... az sonra Osmanlı ordusunun şehre girdiğini öğrendik. Kahraman! Ermeni piyadeleri gece karanlığından yararlanıp rüzgar hızıyla Erzurum Kars yolundan kaçmışlardı! Gerçekten de bir fırtına çıkmış olsaydı, Erzurum'u bu kadar kısa sürede Ermeni pisliğinden temizleyemezdi.''
Sayfa 106 - Rus Belgelerindeki OlaylarKitabı okudu
Talat Paşanın Anıları
''... saat iki ile üç arasında şehirden tek tük tüfek sesleri geldi. Ve Ermeni sesleri, kapıları kıran balta gürültüleri, sürüklenip götürülen zavallı Müslümanların korku çığlıklarını işittim. Iki düşünce rahatımı kaçırıyordu: 1- Şerefimiz tehlikeye düşmüştü, çünkü (özgürlük için dövüşmekte olan!!) alçak Ermeniler tarafından işlenmekte olan cinayetleri gözleriyle görmeyenler, bu feci zulümlerin Rus subayların onayıyla yapıldığını sanabilirler, bizi de bu vahşiler gibi suçlayabilirlerdi.''
Sayfa 104 - Rus Belgelerindeki OlaylarKitabı okudu
Reklam
Talat Paşanın Anıları
''Biz Rus subayları, Erzurum'da, üniformalarımızın koruması altında Ermenilerin en feci cinayetleri işlemeleri için değil, üstlerimizin buyruklarına uymak ve Rusya'ya hizmet için kaldık. Eğer Erzurum'da bulunduğumuz süre içerisinde Ermenilerin barbarca ve vahşi fiilleri son bulmazsa, işimizi bırakarak şehri terk etmemize izin verilmesinde ısrar edeceğiz.''
Sayfa 95 - Rus Belgelerindeki OlaylarKitabı okudu
Talat Paşanın Anıları
Türkler tarafından başlatılan askeri harekatın İlice'ye yaklaşmakta olduğu haberi yayılınca, Erzurumda Türkler yeniden tutuklanmaya başlandı. Bu tutuklamalar özellikle 25-26 Şubat'ta artırıldı. 26 Şubatı 27'ye bağlayan gece, Rus subaylarını aldatan Ermeniler yeni bir kıyıma yol açtılar. Fakat yetişen Türk askerlerinden korkup kaçtılar. Bu kıyım rastlantı değildi, önceden düzenlenmişti. O zamana kadar tutuklanmış olan Türkler toplattırılıp birer birer öldürüldüler. Ermeniler, bu gece işlenen cinayetlerin sayısının üç bini bulduğunu övünerek anlatıyordu.
Talat Paşanın Anıları
Tarafsız bir mahkeme kurulduğu takdirde işlenen suçları savunmaksızın, bir gerçek olarak öne sürebilirim ki, olaylara bizzat Ermenilerin sebep olduğu ortaya çıkacaktır.
Talat Paşanın Anıları
Rusların Van'ı Bitlisi Muş'u ve Erzurumu işgali sırasında yapılan ve bizzat Ruslar tarafından itiraf olunan zulüm ve cinayetler o derece vahşicesine işlenmişti ki, Müslüman halk artık konutlarında kalmaya cesaret edemeyip, aç ve çıplak göçe başlamıştır. Böyle göç eden Müslümanlardan altı yüz bin kişi ölmüştür.
198 öğeden 181 ile 195 arasındakiler gösteriliyor.