Boş evlerde, insanı ürküten, evin sesi değil, kendi adımlarının, kendi nefesinin sesidir. Çünkü ev, sesini başkalarına değil, kendine bakana dinletir; içinde ölene; ya da öleni görene. Belki de bu yüzden evler ölümsüzlüğe kapalıdır, konuşmazlar; ya da kimsenin dile getirmeyeceği bir ölümsüzlükte yaşarlar.