Sessiz toprak, sesli denize benzemiyordu. Ona verdiğim emeğe, bin bir renk, bin bir güzel koku ile, çiçekle cevap veriyordu. Sanki kendisine karşı gösterdiğim ilgiden dolayı bana karşı şükran duyuyordu. Onu sapanla sürdüm mü, sürülen yeri sapana sadık kalarak, öylece kalıyordu. Atılan tohumu bağrına kabul ediyor, onu sıpsıcak tutuyor, nemli tutuyor ve uçar hayvanlardan gizliyerek koruyor ve koynunda yavru emziren ana gibi besliyordu...