Ali Rıza Bey sadece boş zamanlarını değil, birazda iş zamanlarını kitap okumakla geçirirdi. Bu onun uzun memurluk hayatında, devlet hazinesinden çaldığı yegane şeydi.
Titiz denecek kadar temiz, gülünç denecek kadar nazik ve mahcup bir adamdı. Hak yemek, kanuna aykırı bir şey yapmak, kalp kirmak korkusuyla bir iş göremezdi.
Isterdiki elinden çıkacak iş, sadece kanuna değil, teamüle insanlık ve nezaket kaidelerine de uygun, yanı dört başı mamur olsun...