Feruh

Feruh
@Muunar
GSF/Resim
Hışım ile zamansızlık arasında, Sabır ile teslimiyet arasında, Beklemek ile kavuşmak arasında Bekliyorum seni. Sensizlik doğmuyor artık, gözlerin kadar aydınlık sabahlar içindeyim. Rüzgarı bekliyorum, Rüzgar esiyor adını fısıldayarak. Gökyüzünü bekliyorum, Gökyüzü açıyor senin mavinle. Ben ve rüzgar, İkimiz de seni konuşuyoruz. Sevgilim, Elinde sönmeyen bir ateş parçasıyla yürüyorsun, Ben ise titrek bir mumla geliyorum sana.
Reklam
Sevgilim geceyi devrilen saatlerle konuştum, Bir nar çiçeği var rüzgârımda. Bilirsin bir zamanlar bizimdi nar çiçekleri, Yine bir aşık, aşığına yâr olamamış, Ama umut için içindi, anlatırdın, dinlerdim. Hikâyenin sonu değil yol önemli, dedin. Fakat ben, şimdi yolda yapayalnızım. Gidip gelip sonunu arıyorum. Çünkü her aşık sonuna yenilir biraz.
Oturup sustuk, Sanki susmak, bir ibadetti... Kim inanır ki artık böyle tanrılara?
Muzaffer'in Rüyası
I. Sevgisiz kaldı küçükten, Ne evde ne okulda bulamadı insaniyeti, Birkaç kendini bilmez yüzünden her akşam, Dayak yedi babasından, yıllarca da sürdü! Bundandır, açılamadı bir türlü hayata, Ne sosyalleşebildi ne de uzatabildi bir gülü bir kadına, Başka bir şeye inancı kalmadı, Tanrıdan, anneden ve boya sandığında başka. Sandık, Rıza'dan borç, Birkaç parça giysisi, yıllanmış, Her gün aynı yerde boyar da boyar, Radyoda hep aynı rüzgar, İbo da ibo! Yıllarca çalıştı, çırpındı, dayandı, Kışın iş olmayınca, inşaat sektöründe alçı, O da olmayınca sırtında borç batağıyla küfretti, Tanrıdan, anneden ve boya sandığından hariç herkese.
63 öğeden 1 ile 6 arasındakiler gösteriliyor.