Seninle ben bir kumaşın iki ters yüzüyüz.
Bir yüz sert kuşanması dert.
Bir yüzü hassas kullanılamaz.
Bir ters bir düz.
Kâh bükümsüzüz
Kâh pürüzsüz.
Üstelik biraz bitik.
Bir tarafımız hepten sökük.
Dikiş tutturmak gerek.
Bu da mümkün elbet.
Ne hikmetse seninle ben iki ayrı yüzüyüz aynı kumaşın.
Bu esrarına varamadığımız sırdan dokunmuş Dünyanın ilafina.
Bilirim aynıdır ham maddemiz.
Seninle ben bir kumaşın iki ayrı yüzüyüz..
(Ece Üner)