“Gönüllü arıyoruz, dedi. Hangisiydi bilmiyorum, ya vicdanımdı ya da umutsuzluğum, yardımcı olmayı kabul ettim.
.......
İnsanın dağılan benliğinin parçalarını toparlaması için bedensel yorgunluktan daha iyisi yoktur.”
“Belki de hiç ölmüyor insanlar.
Belki ölmek üzereyken ölümün namı önden geliyor
bu sırada onlar ölüm düşüncesi ile ölümün doğası
arasında sürekli sekerken
hayat askıda devam ediyor.”
‘Gördüğü her şeyin iç mekanizmasına çocukça bir ilgi göstererek insanların arasında sakat bir fil gibi dolaşıyordu çünkü onun için dünya, hayatın insanın aklına estiği gibi sürdürülmesine yarayan, kurgulu kocaman bir oyuncağa benziyordu.’
Arkadaşımın şiddetle tavsiyesi üzerine merak ederek okumaya başladım. Gerçek bir yaşam öyküsü olması sebebiyle haddinden fazla etkiledi beni. Naşide Hanım’ın üslubu çok samimi. 1900lü yılların başından itibaren milli mücadeleden ve Atatürk’ten bahsettiği kısımlar oldukça etkileyici. Büyük büyük annenizden o dönemi dinliyor gibi hissediyorsunuz. Ve tabii Atiye Hanım... Bizim bildiğimiz şekliyle Küçük Hanım... Gerçek olduğunu bilmesem abartılı bir kurgu derdim. Neler yaşamışsın ablacım? İyi ki tanıdım seni.
Asıl Adı AtiyeNaşide Gökbudak · Nemesis · 2011654 okunma