Şimdi bütün bunlara alışmış görünüyordu. Başka insanların yaptığı birçok şeyleri yapmak hakkının kendisinde olmadığını biliyor ve hiçbir şey istemiyordu.
Adam, hislerin aslında ne kadar bilge olduklarını anlamamakta inat ediyordu, oysa hisler bizim için endişelenirler, yarın bize dönüp, Biz seni uyarmıştık, ama artık çok geç, olan oldu, derler.
Üstün bir varlığın özlem duyabileceği en yüksek mertebe, kendi ülkesinin devlet başkanının adını, hatta ülke monarşiyle mi yönetiliyor yoksa cumhuriyetle mi, onu bile bilmemektir.