Ömer ADIGÜZEL

Ömer ADIGÜZEL
@Omer_X
Bazılarımız şiirlere, şarkılara, filmlere, kitaplara tutunuyor. Sanırım artık insan tutunamıyor insana…
 Her kötülük gibi, kötü örneklerin de içlerinin kötülüğünü kusan, zehirli bir dili ve felsefesi vardır. Bu felsefenin ekseni “egosantrizm” denilen sırf kendini düşünürlük ve kendini bütün varlıkların merkezi halinde ve her şeyin üstünde görürlüktür.
Reklam
Tembellik senin içindedir ve sana senin ağzınla konuşur. Arkadaşın kötüsü ise, sana kendi ağzını kullanır ve seni tembellikten daha çabuk kendine bağlar.
Çocuğa, düş kurmasının yasak olduğunu, ama insanların düş kurduğunu düşlemesinde herhangi bir sakınca olmayacağını söyleyerek ona izin vermişti.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ateş dediğimiz güç nasıl ki odunla beslenirse akıl da bilgiyle beslenir...
Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti. Acıyı, susuzluğu, açlığı ve üzüntüyü öğrenmek onların uykularını kaçırıyor, bu yüzden daha rahat döşeklere, daha leziz yemeklere ve daha neşeli dostlara sığınıyorlardı.
Reklam
Kişi her şeyden kaçabilir, yalnızca kendinden asla!
Acımak iki yanı keskin bir bıçak gibidir; kullanmayı bilmeyen, elini ve özellikle de kalbini ondan uzak tutmalıdır. Tıpkı morfin gibi acıma duygusu da hasta için sadece başlangıçta bir nimet, bir ilaç, bir devadır, ama dozunu ayarlamasını ve azaltmasını bilmediğiniz zaman, öldürücü bir zehir olabilir.
“İki tür acıma duygusu vardır. Birincisi, duygusal ve zayıf olanı, başka birinin yaşadığı felaketlerden kaynaklanan acı ve hüzünden olabildiğince çabuk kurtulmak için çırpınan yüreğin sabırsızlığıdır. Bu, bir acıyı birlikte hissetmek değil, ruhun yabancı bir derde karşı kendini içgüdüsel olarak savunması anlamındaki acıma duygusudur. Diğeri, tek gerçek acıma duygusu ise yaratıcı olan, ne istediğini bilen; sabırla, gücü yettiğince hatta gücünün bile ötesinde katlanmaya ve dayanmaya kararlı bir insanın acıma duygusudur.”
Toplum içinde olduğum zamanlarda da hayranlığımı ifade ederken yapay bir heyecan sergileyip etkileyici şeyleri abartarak içimin ne kadar hissiz ve kayıtsız olduğunu gizlemek için bir anlamda gösteri yapıyordum.
Reklam
Siemens Almanya'daki en büyük telekomünikasyon şirketlerinden biri olmanın yanı sıra istihbarat yazılımları da üretir. Nitekim bahsettiğim filtreleme sistemini şirketlere sattılar, böylece o şirketlerde çalışanların sendika sayfalarına girmesini, sahip oldukları hakları öğrenmesini önlediler.
Google'a bakmak yeterli. Eğer sıradan bir Google kullanıcısıysanız, Google sizin kimlerle irtibatta olduğunuzu, kimleri tanıdığınızı, hangi konuyu araştırdığınızı, hatta cinsel yöneliminizi, dinsel ve felsefi inançlarınızı biliyor.  ANDY: Senin hakkında senin bildiğinden daha fazlasını biliyor.  JEREMİE: Annenin bildiğinden, hatta belki senin kendinin bildiğinden daha fazlasını. Google internete ne zaman bağlı olup olmadığını biliyor.  ANDY: İki yıl, üç gün ve dört saat önce internette ne arıyordun, biliyor musun? Bilmiyorsun, ama Google biliyor.  JEREMİE: İşin doğrusu, tam da bu nedenlerden ötürü, ben artık Google'ı kullanmamaya çalışıyorum.!!!
Ruhun korkaklığı, insan iradesinin zayıflığını gösterir.
Bazen bebeğim, birinin kötü saydığı bir sıfatla(zenci dostu) çağrılmak hakaret sayılmaz. Bu bize yalnızca, karşımızdakinin ne kadar zayıf bir zavallı olduğunu gösterir...
Sayfa 127Kitabı okudu
İstediğin kadar kuş avlayabilirsin, ama sakın bülbüle dokunma. Zararsız olanları öldürmenin günah olduğunu aklından çıkarma.” “Bülbüller bir şey yapmazlar. Yalnız öterler. Bahçelerdeki tohumları yemez, çiçeklere zarar vermezler. Yalnız bizim için tatlı tatlı öterler. Bunun için bülbülü öldürmek günahtır.”
1.731 öğeden 1.711 ile 1.725 arasındakiler gösteriliyor.