Benim gibi önce Ermiş'i okuyup sonra ayni performansı bekleyerek bu kitabı okuduysanız hayal kırıklığına hoşgeldiniz. Müstakilen ve Ermiş'ten bağımsız okumuş olsaydım muhtrmelen şuan heyecanla cok güzel şeyler yazıyor olurdum.
Kitap Ermiş'in devamı niteliğinde, Ermiş'te sehri terkeden ve terk ederken hikmetiyle büyüleyen El Mustafa Ermiş'in Bahçesi'nde şehre geri dönüyor.
Kitapta dikkatimi çeken önemli detay, El Mustafa aracılığıyla mütevaziliğe sıkça yapılan vurgudur.
Ermişin BahçesiHalil Cibran · İndigo Kitap · 201814,6bin okunma
Lise öğrencisiydim. Küçük bir şehirde yaşıyoruz. Kırtasiyeye veresiye hesabımız var. Ve istediğimiz kadar alışveriş yapabildiğimiz tek yer kırtasiyeci Musa abi. Bu kitabı rafta gördüm. Bu ülkede her insanın yolu bir dönem 68 kuşağının öyküsüne düşer ya benimde o sıralar düştü. Bir Deniz Gezmiş araştırmalar, gündoğdu, çav bella dinlemeler falan.
Musa abiye bu kitabı alıcam dedim. Babana sormadan veremem bunu dedi. Babam il milli eğitim müdürü o dönem. Sorunca babam "Musa verme elinde bir gören olur burası küçük yer." demiş. Gidip gelip "abi ver kitabı" diyorum. Yok bir türlü vermiyor. Bende her gün uğrayıp 5 10 sayfa çaktırmadan okumaya başladım. Ona da ayıktı. Elime alıyorum, gelip elimden alıp geri rafa koyuyor.
Bir gün yine gittim kırtasiyeye Musa abi yok, yanında çalışan Medet diye bi çocuk var. Musa abi bir yere kadar gitti dedi.
Fırsat bu fırsat kitabın hırsızlığı olmaz deyip attim çantama kitabı. Gidip eve bitirdim ama içim içimi yedi tabi çaldım diye. Kitabi bitirince alıp gittim Musa abiye. "Ben bu çaldım." dedim utana sıkıla. "Anladım zaten ses etmedim artık senindir o ama babana gösterme." dedi.
Çok kıymetlidir o yüzden bu kitap benim için. Birkaç sene de bir açar yeniden yeniden okurum. Her seferinde de Denizin mektubunda ağlarım...
Çocuk kitabı severleeer burayaaa!
Küçük Prens, Pinokyo, Polyanna yanında itinayla yerini aldı.
Öykünün kendisi kadar çizimlerini de çok keyifli buldum. Benim kızım daha 4 yaşında birlikte okuyamıyoruz onun için erken ama 8-10 yaşlarında çocuk sahibi ebeveynlere şiddetle çocuklarıyla okumalarını tavsiye ediyorum.
BalinoAnıl Basılı · Timaş Çocuk Yayınları · 2018589 okunma
Kedilerin hayatı aşmış bitirmiş, her şeyi optimum seviyede çözmüş yaratıklar olduğu ekseninde, kediler aracılığıyla insanlar için yazılmış kişisel gelişim ile ilgili isabetli tespitlerin yer aldigi eserdir.
Kedi sahibi olarak keyifle okudum ve bazı alıntıları çok beğendim.
Köpeklerin efendisi, kedilerin ise hizmetkarlari vardir.
- Dave Barry
Bir kedinin dostluğunu kazanmak zor iştir filozof tabiatli, oturaklı, sakin, alışkanlıklarına bağlı, düzenle temizlikle dost ve sevgisini düşüncesizce savurmayan bir hayvandır kedi. eğer buna layıksaniz, sizinle dost olmayi ister, köleniz olmayi değil.
Ruhum daraldı, nefes alamadım, okumak istemedim...
Sonra dedim kendine gel okuyacaksın baştan sona. O çocuklar bunu yaşadı. Sen okuyamazken o çocuklar nelerle uğraşmak zorunda kaldı, ne tahammül edilemez şeyler hissetti, ne iğrenç şeylere tanık oldu. Baştan sona okuyarak en azından kendi farkındalığını ortaya çıkarmak zorundasın. Ve birçok yerinde çok çok ağladım, küfrettim, midem bulandı, insan denen yaratiklardan tiksindim.
Bela okuyarak, küfrederek sonuca ulaşamayız ama engel olamıyorum sövüyorum, sayıyorum, bunalıyorum, daralıyorum...
Allah belanızı versin!
Okuyun, okutun.. En azından buna maruz kalan çocukların ne tür savunmalar geliştirdiğini öğrenmek. Onların sessiz çığlıklarını duyabilmek ve buna tanık olduğunuzda ne yapmanız gerektiğini öğrenmek adına okuyun, okutun!
Hangi çocuk zor değil ki!
Çocuk sahibi olmadan önce bir çok kitap okumak adettendir. çocuk sahibi olunca okuduklarınızı unutmakta öyle..
Her çocuğun kimyası, dünyası ve karakteri farklı olduğundan kitaplarda deneyimlendiği anlatılan hiçbir şeyi gerçek hayatta birebir deneyimlemiyorsunuz ancak bu tarz kitaplar sayesinde benzer şeyler deneyimlediğinizde daha az panikliyorsunuz.
Ayrıca yol gösteren kitaplar okuduğunuzda "iyi anne-baba baba olmak için kitaplar okudum." un verdiği vicdani rahatlık da güzel bir duygu.
Kitap genel olarak eğlenceli ve öğretici. Somut olaylarla desteklenmesi ise daha kalıcı öğrenme sağlamaktadır.
"Bir garabetin hakikatli hikayesidir bu"
Kitabı bir yazarın kitap hakkında yaptığı bu değerlendirme sonucu çok merak ederek satın almıştım. Engin Noyan'ı dinlemeyi zarafeti, güzel ses tonu ve sakin, dingin konuşma tarzı ve donanımı hasebiyle çok severim.
Engin Noyan'ın ilk okuduğum kitabı Şapka'dır. Kitap, isminden de anlaşıldığı gibi, şapka devrimini ele alır ve o dönemi bir hikayeyle eleştirir. O dönemde yaşanan garip bir olayın, şapka yerine "siper-i şemsli serpuş" kelime öbeğiyle anlatılması kesinlikle kitabı daha keyifli hale getirmektedir. (Benim gibi eski kelimelere vurgunsanız.)
Kitabı okurken, daha önce belki de hiç bakmadığınız bir açıdan memlekete bakıyor, memlekette o kanun çıktığı esnada yaşanan hadiselere, bu kanun yüzünden evinden çıkamayan, işine gidemeyen, oldukları yere tıkılıp kalan insanların hikâyelerine yakından tanık oluyorsunuz.
ŞapkaMünib Engin Noyan · Profil Yayıncılık · 2019108 okunma
Ülkemizin yaşarken kıymet bilmeme huyunun önemli örneklerinden biridir Oktay Sinanoğlu. Ona karşı yapılan tek güzel hareket verilen "Türk Aynştaynı" lakabıdır.
Oktay Sinanoğlu kitaplarının liselerde çocuklara okutulmasının zorunlu hale getirilmesinin gereğini yıllardır savunurum. Dünyanın birçok yerinde bilime üstün katkı sağlamasının