Sabitlenmiş gönderi
"Sen kamu görevlisisin, devleti temsil edemezsin. Devleti Cumhurbaşkanı temsil eder. Yurtdışında da büyükelçiler. Başka kimse devleti temsil edemez."
Bir kitap okudu
"Savaşlar şiddet, yıkım ve cinayete karşı alınan eski yasakları bir anda yıkar. Savaş alanındaki hegemonya ve gaddarlık kişisel yaşamlara taşınınca bunu genellikle cinsel, sosyal, ve politik kuralların yıkılması izler. Tecavüz, sakat bırakma, istismar ve hırsızlık, gücün hüküm sürdüğü, insanların meta olduğu bir dünyanın doğal sonuçlarıdır. Kokuşma her tarafa yayılır. Savaş dönemlerinde toplumlar atomize olur."
Kitap Şuuru #kitapşuuru
Sayfa 96
Okur Takip Önerileri
192 syf.
·
Puan vermedi
Bir savaş muhabiri olarak pek çok savaş bölgesinde bulunan ve savaşın ardında bıraktığı acılara ve yıkıma şahit olan yazar, savaşla, insanla, insanın doğası ve küresel siyasetle ilgili derin sorgulamalar yapıyor. Savaşın toplum ve bireyler üzerinde yarattığı tahribata dikkat çekiyor. Bilhassa Ahmet Ümit polisiyesini tâkip eden biri olarak, iki yazarın da öldürme hissinin insan ruhundaki yerine dâir düşüncelerinde ilginç bir benzerlik farkettiğimi belirtmek isterim. Yazarın İsrâil askerlerinin vahşetini anlattığı ve Bosna'da yaşananları aktardîğı kısımlar hayli dikkat çekici. Ayrıca Türkiye'de de sıkça görülen savaşı kutsama durumuna özellikle vurgu yapılmış. Elbette yurt savunması sözkonusu olduğunda "Savaş Türk'ün düğünüdür" fakat keyfî ve üzerine düşünülmemiş yanlış politikalarla askeri ateşe atmak çok büyük bir hatâtır. Savaşı kutsayan edebiyatçılar, kefen giyen şakşakçılar, iş ciddiye bindiğinde ortadan kaybolacaklardır. Bu açıdan bakıldığında savaşın yâhut bizim açımızdan terörle mücadelede ödenen bedeli yansıttığına inandığım eser, "Nefes, Vatan Sağolsun" adlı filmdir. Kitabın, savaşa, devlete, sanata, siyasete bakışımızda yeni pencereler açacağı muhakkaktır.
#kitapşuuru Kitap Şuuru
Papa Eftim tekrar paylaştı.
Kitap Şuuru- (19.) 1000kitap.com sitesi Hediye Kitap Kampanyası'na Davet.
5 Kitap ikram ediyoruz.
Kitap Şuuru sayfası olarak her hafta şartlarımızı yerine getirme vaadinde bulunan takipçilerimize kitap hediye ediyoruz. Bu hafta birbirinden farklı, birer adet olmak üzere toplam 5 kitabı müdavim ve takipçilerimize hediye edeceğiz. Sonuçları 21
"Omzunda sarı hilalle yıldız olan dördüncü sınıf bir Emniyet müdürü -her açıdan dördüncü sınıf- elindeki telsizi sallayarak yaklaştı. Grubun temsilcisini eliyle yanma çağırdı. Temsilci aynı hareketi yapıp "Sen gel," dedi. Ortada buluştular. Robocoplar grubun çevresini sardı. Ne olacağı belliydi ama müdür, çevrede bir iki basın mensubu olduğundan, adet yerini bulsun diye, "Açıklamanızı yapın, dağılın," dedi.
"Adalet Bakanlığı'nın önünde yapacağız."
"Burada yapın."
"Hayır, orada yapacağız."
"Yapamazsın."
"Yaparız."
"Dayak mı istiyorsun?"
"Düzgün konuş!"
"Alın bunları!"
Polisle grup arasındaki pazarlık bu kadar sürdü."
"Behzat Ç., aydınlıkla karanlık arasında bocalayan kifayetsiz floresan cızırdarken gözlerini kapattı, doğru düzgün çekmeyen bir radyoda alakasız bir gece programı dinlediğini hayal etti."
"Şule, "Hadi ya o kadar ufak mıydı?" diye sordu. "Bir zamanlar bebek olduğuna inanmak o kadar güç ki. Dünyaya elinde telsizle geldi zannediyordum."
Şule
"Behzat Ç. yumruğunu sıktı ama kendini tuttu, ne olursa olsun insanın ağbisini yumruklaması kolay bir iş değildir."
Behzat Ç.
"Kayda değer bir kişiliği olmayan adamlar böyledir, karşı tarafın argümanlarını ters yüz edip kullandıklarında yaratıcı bir eylem içine girdiklerini düşünürler."
Behzat Ç.
"Dalga geçen bir adamın söylediklerini ciddiye almak kadar korkunç bir şey yoktur."