Bu aşk, kör bir göz, felçli bir sağ kol, tekleyen bir kalp gibi, ona hep acı verdi ama onunla birlikte yaşadı.
Sayfa 17Kitabı okudu
Öyle bir aşk bekliyordu ki hayattan, yüzünde birdenbire patlayan bir tokat gibi, onu serseme çevirsin. Eli ayağı tutulsun, kesilsin. Böyle çarpan aşka aşk , derdi Aziz Bey.
Sayfa 13Kitabı okudu
Hayatı zaten tümüyle bir yanılgıymış.
Sayfa 12Kitabı okudu
Reader Follow Recommendations
Giden mi acıyı yüklenir, kalan mı?
Sayfa 464Kitabı okudu
Her sevdiğimiz ve her bizi seven peşimizden gelecek kadar cesur değildir.
Sayfa 441Kitabı okudu
Ben pırıl pırıl bir gemiydim eskiden.
İnanırdım saadetli yolculuklara.
Adalar var zannederdim güneşli, mavi, dertsiz.
Bütün hızımla koşardım dalgalara.
O zaman beni görseydiniz.
Ben pırıl pırıl bir gemiydim eskiden.
Beni o zaman görseydiniz
Siz de gelirdiniz peşimden.
Ama şimdi şu akşam saatinde
Son liman kendim, bu döndüğüm,
Bilmiş, bulmuş, anlamış.
Hatırımda, bir vakitler güldüğüm.
Yoluna can serdiğim o kaçış.
Şimdi , şu akşam saatinde
Dönüyorum görmüş, geçirmiş, atlatmış,
Denizlerin doymayan sahilinde.
Sayfa 422Kitabı okudu
Kimi şeyleri olduğu gibi bırakmak daha iyi. Tutunamayanlar ne bestelenmeli ne filme çekilmeli. Çünkü o tam anlamıyla edebiyat.
Sayfa 382Kitabı okudu
İstanbul’da denizi geçmenin en büyülü yolu vapurdur. Vapurun hangi güvertesinde oturursanız oturun İstanbul size kendini eşsiz bir sinema filmi gibi oynar.
Sayfa 372Kitabı okudu
İnsanın insana verebileceği en büyük güç, gülümseme gücü.
Sayfa 370Kitabı okudu
Dil, yürektir. Yüreğin sözcüsüdür. Yüreğin sözünü döker dil.
Sayfa 360Kitabı okudu
Dünya kendilerini duymakla meşgul insanlarla dolu.
Sayfa 351Kitabı okudu
Hayatlarımız, daha biz doğmadan trajikomik bir klasik roman tadında yazılıp, ciltlenip, doğaya bırakılır. Biz de o öyküyle yıllanıp , biz oluruz.
Sayfa 345Kitabı okudu