Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.13
Pelşinn
Pelşinn
@Pelsin
Şiiri unutsun ateş ve evham
Küstüm otuna sar beni ey bahar
Lisans
İstanbul
Diyarbakır
1772 okur puanı
Temmuz 2016 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Sahiden büyük balık küçük balığı yutuyor mu?
Kitabı okumaya ilk başladığımda büyük bir pişmanlık duymuştum çünkü bana klasik şeylerle karşılacakmışım gibi gelmişti ..ilerledikçe sinir krizleri geçirdim çünkü güçlünün zayıfı ezişini daha iyi hissettiremezdi bir kitap ..sanki bir oyun oynanıyor ve bu oyunun tek galibi olacakmışçasına kıyasıya kavgalar , kan ve göz yaşları ..sonuç olarak ezilen , dayak yiyen ve gururu incinen herkesin yaptığı gibi kitaptaki karakterler de dişini geçirebileceği kim varsa tüm acısını ondan çıkardı ..gerçekten haksızlığa tahammülü olmayan okumasın ama yok Humphery Van Weyden ve Kurt Larsen(ki kendisi gibi bir karakter sizi oldukça hayrete düşürecek) arasındaki bitmek bilmeyen felsefik sohbetlere şahit olmak istiyorum diyen varsa hiç durmasın okusun derim ..Kurt Larsen zorbasından nefret ederken ölüm şekline ağlarken buldum kendimi..Güzel şeyler de olmadı değil "Aşk" gibi ..Hem de soylu bir aşk ..kitaplarla dolu bir ömre yelken açan bir aşk ..Daha güzeli olamaz herhalde ...her neyse kendinizi o denizin ortasında ismi gibi gerçek bir "Hayalet" olan gemide yosun kokusuyla, dalga sesleriyle, gizemli bir dünyada, yanıtlanmayı bekleyen binlerce soru arasında bulmak için okumanızı tavsiye edebileceğim değerli bir kitaptı..Son olarak bu kitabı okurken şunu düşündüm hep insanları ne kadar da kolay yargılıyoruz..Belki de yazarın baştan beri vermek istediği mesaj buydu bilemiyorum..Önyargılarımızdan kurtulduğumuz kitaplı günler dilerim
Kör olmayan kaç kişiyiz?
Evet yine inceleme yapmayı ertelediğim bir kitap ..Öncelikle kitabı henüz okumayanlar için söylüyorum bir an önce okumanın bir yolunu bulmanız lazım çünkü bir saniye sonra ne olacağımızın belli olmadığı bir dünyada birşeyleri gerçekten yaşıyormuşuz gibi hissettirecek ama aynı zamanda da bu felaket başımıza gelmediği için şükür ettirecek böylesi bir kitabı okumadan geçilen her gün bir kayıptır ..Öte yandan toplumların içinde bulunduğu durumu "körlük" betinlemesiyle anlatan bu kitap aynı zamanda ironik mesajlarda verdiği için biz kitabı imgesel bir eser olarak da düşünebiliriz ..Kitabın konusuna gelecek olursak aslında günümüzdeki pandemi sürecini hatırlattı bana ..tabi bu süreç biraz az kalacak ama bu süreçte insanların kendi canı için neler yapabildiğine çok net bir şekilde tanık oldum..Ayrıca fırsatçıların nasıl birden bire türediğini de hep birlikte görmüş olduk ..İşte kitapta da ülke içerisinde nerden çıktığı belli olmayan bir salgın sonucu herkesin bir bir kör olması ve bu körlük sonucu insanların hayatta kalabilmek için nasıl birbirlerini ezebildikleri anlatılıyor ..Böylesi bir süreçte devlet kavramının yok oluşu kaçınılmaz bir şekilde gözler önüne seriliyor ..Açıkçası ben pandemi sürecini yaşamamış biri olsaydım belki de bu kitaba çok fazla bir anlam yüklemeyecektim ancak bu süreçte neler yaşandığını gördükten sonra başımıza gelenin sadece kovid olduğu için şükür ettim ..Aynı zamanda kitaptaki karakterlerle empati kurduğum zaman kendimi hayatta kalmaya çalışan bir cani olarak gördüm..Her neyse daha fazla vaktinizi almadan keyifli okumalar dilerim
Azim ve hırsın öyküsü:)
Özetle şunu söyleyebilirim ki bu kitabı okuduktan sonra şimdiye kadar başarınızın önünde engel olan , kurmuş olduğunuz tüm bahane cümlelerini bir bir çürüteceksiniz .. William Kawkamba bu eserde aslında kendi biyografisini anlatıyor ve o kadar hırslı bir kişi ki hayatı roman oluyor ..Arkadaşlar bizim bilmediğimiz yerlerde insanlar; ama savaşla,
Okur Takip Önerileri
Yine bir katliam:(
Nazi Almanyası dönemini anlatan şahane bir tarihi kitap ..Tarihi olayların kurgusal sıralanışı ve gizem dolu yapısıyla aşırı merak uyandıran edebi bir eser okumak isteyenler muhakkak bu kitabı okumalılar ..Führer'in Yahudileri gettolara yıkıp nasıl katlediklerini anlatırken , Stalin'in Alman askerlerinden intikamını da gözler önüne seriyor ancak her iki durumda da savaşın kaybedenleri çocuklar oluyor..Çok acıklı bir olay örgüsü bulunuyor..Kitabı okuduğum günden beri , bayat bir ekmek ve kurtlanmış bir bulamaç için yapılanları ve çekilenleri hissettikçe kendimden utandım..çoğu defa yemek yerken aşırı zorlandı, midenin bulanmasına engel olamadım..belki günümüzde de bunlar yaşanıyor ve hiçbirimizin hiçbirşeyden haberi yok..Kitaptaki ana karakter Mika'ya gelecek olursak çocuk kalbiyle neler başardığını , sabrını ve inancını gördükçe kendime çok kızdım ..Harekete geçmek için bir savaşın olmasını beklememeliyiz..Her durumda gülecek bir sebep bulup,halimize şükür etmeliyiz ..Keyifli okumalar dilerim
·
Puan vermedi
Kitabı uzun süredir bitirmiş olmakla beraber geç kalınmış bir incelemeyle karşınızdayım..ilk başladığımda çeşitli önyargılarla yarım bırakmak gibi bir düşünceye kapılmış olsam da okudukça karşı karşıya kaldığım duygular sebebiyle kendime çok kızdım..Bir kere herşeyden önce belirtmek isterim ki eğer bu kitabı hala okumadıysanız muhakkak okumanın
Sevgili meslektaşım...
Bir öğretmen adayı olarak kitabın meslektaşımın yaşadıklarını anlatıyor olmasından ötürü merakla aldım...Doğruyu söylemek gerekirse anlatılanları biraz okunma kaygısıyla yazılmış buldum..Yani ben de ücretli de olsa köy okullarında öğretmenlik yaptım..Her ne kadar Ankara'nın imara açılmış ücra bir köşesi olmasa da büyük zorluklarla okuyan öğrencilerim vardı..Bununla beraber kitabın ana karakterlerinden Gülşen Öğretmeni ve Yıldırım Beyi takdir ettiğim birçok yer oldu..Ben de ücretli maaşı da olsa maaşımın büyük bir çoğunluğunu öğrencilerime harcıyordum..Genel olarak beğenebileceğinizi düşünüyorum..Özellikle tercih döneminde daha iyi bir yere atanabilmek için
bekleyen meslektaşlarıma sesleniyorum ..Siz eğer iyi birer öğretmen olduğunuzu ve iyi yerlere layık olduğunuzu düşünüyorsanız iyi öğrenciler yetiştirmelisiniz ..İmkansızı başarmanın tadı bir başka olur..Köylerdeki çocukların bizlere ihtiyacı var ..Ve bizim de onlardaki azme..O çocuklar zoru başarıyorsa bizler neden başarmayalım..O çocuklar onca zorluğa katlanabiliyorsa bizler neden onlardan güç almayalım..Son olarak geçenlerde tesadüfen izlediğim "bir bavul iki dil" adlı filmi izlemenizi tavsiye ediyorum..Eminim ki o zaman herşey daha başka gözükecek ve belki de bu bizler için en büyük motivasyon kaynağı olacak..İyi seyirler keyifli okumalar dilerim
Simyacı..O kadar çok duydum ki bu ismi..İçimde çok yoğun bir okuma duygusu vardı ancak 1000kitap ta bu kitaba dair sürekli aynı yerlerin alıntılanması kitaptan oldukça soğutmuştu beni..Velhasıl sonunda okuyabildim..Kitabın ana özelliğinin motivasyon olduğunu söylersem çok da ileri gitmemiş olacağımı düşünüyorum..Çünkü her parçasıyla kişinin içindeki ışığı keşf etmesine olanak sağlamaya çalışmış..Ayrıca Mevlana'nın mesnevisinden esinlenerek yazılmış olması da ona bir nasihatname özelliği de katıyor..Okumayan arkadaşlarımın kitabın inceliğine aldanıp düz bir okuma yapmaktan ziyade üzerinde düşünerek ağır ağır okumalarını tavsiye ederim..şimdiden keyifli okumalar dilerim
Tel örgülerle ayrılmış dünyalar da küçük ellerin sonsuzluğu
Evet..Ve işte göz yaşları içinde biten oldukça güzel bir kitabın daha sonuna geldim..Kitabı okumadan önce filmini izledim ..Sanırım böylesi daha etkili oldu..Kitapta Hitler'in Yahudilere yaptığı zulümler bir çocuğun masumane bakış açısıyla anlatılırken beklenmeyen bir şekilde noktalanıyor..Bir çoğu yerinde acıyı en gerçek haliyle hissettim ..Okumayan her kitapsevere şiddetle tavsiye ediyorum..Empati kurduğum çok yer oldu..Tarihin tekrarını net bir şekilde gördüm Ne Führerler bitiyor ne de Yahudiler ..Tarihin her alanında acımasız bir diktatör ve ezilen bir azınlık bulunuyor ..Herşey fazlasıyla ağırdı..En acısı da Yahudilerin de başka azınlıklara katliamlar yaptığını bilmek..Nedir bu ? Ayakta kalabilmek için mi savaşıyorlar yoksa intikam almak için mi ?? İyi ama kimden neden niçin ?? Bu ayrışma bu bölünmeler ne zamana kadar sürer bilmiyorum ..bildiğim birşey varsa kim ne yaparsa yapsın Bruno' lar Schumel' ler kirlenmeyecekler ..Çocuk ölüp çocuk kalacaklar
Nefes alıyorsak, umut vardır!
Doğuştan beyin felçli olan Chirsty Brown yani yazarımız bu kitapta kendi yaşam serüvenini yazmayı tercih etmiş..Kitabı okurken yaşadığı herşeyi en derinine kadar yaşamış olsamda yine de sağlıklı biri olarak böylesine bir durumla iyi bir empati kurabildiğimi söyleyemem ..Kitapta alıntıladığım çok yer oldu ..öyle ki bir yerde umutsuzluğa düşerken öte yerde savaşmayı anlatmış..ki bunu başarmış da ..Sağlıklı bir bireyin yapamadığı büyük bir hırs ve azimle sadece sol ayağıyla yeni dünyaların kapısını aralamış ve üst düzey denilebilecek derecede genel kültür bilgisine sahip olmuş ..Ha bir de kitapta geçmese de eski yapım bir filmini izledim sizlere de öneririm yazar sadece otobiyografik bir eser ortaya koyarak değil azmi ve umuduyla gerçekten de kendi hikayesini yaşamayı başarmış öyle ki onun bu durumunu sorun etmeyecek hatta ona destek olabilecek biriyle evlenmiş...Evet özetle hiçbirimiz doğarken ailemizi, sağlığımızı veya yaşadığımız çevreyi seçerek dünyaya gelmiyoruz ancak Yaradanımız hayatımızı değiştirecek gücü ve potansiyeli her birimize eşit olarak vermiş..Bunu kullanmayı bilmekse sadece bizim elimizde ..Hala geç kalmış sayılmayız ..Nefes alıyorsak umut vardır
"Belki de kırılmıştır kalbim. Bildiğimiz anlamda kırık bir kalp değil, sadece ortadan ikiye çatlamış bir kalp de değil. Şömine tadından alınıp, sert bir el tarafından sökülerek parçalarına ayrılan, sonra da paramparça bir halde yere bırakılan bir saat gibi. Bir daha çalışamayacak kadar parçalanmış bir saat..."
Açıkçası bu cümleyle kitabı almaya karar verdim..Daha önce de yazara ait bir kaç kitabı okumuştum ancak Sarah Jio seven biri olarak ona benzemeye çalışan özgün olamayan yazarları okuyamıyorum..Gelgelelim bu kitaba, genel olarak güzeldi ..Özele inecek olursak ve doğruyu söylemek gerekirse bana göre kitap biraz okunma kaygısıyla yazılmış fazlasıyla betimlemeler içeriyor ve okuyucuyu o noktada sıkabiliyor..Aynı yerde yaşanan iki ayrı hikayeye yer vermiş olması sizi iki olay arasında bir bağ kurup gizem çözmeye yönlendirse de kitabın sonuna geldiğinizde aslında birbirinden bağımsız iki hikaye okuduğunuzu ve boşuna bir çaba gösterdiğinizi fark ediyorsunuz - tabi biraz geç kalmış olarak-
Bütün bunlara rağmen kitabın öğretici yanı da yok değil..."Geçmişte yapılan hataların telafisi yoktur" gibi.
Bir de çok karamsar olanlar için söylenmiş güzel bir söz var kitabın kapağında onu da eklemeden geçmeyeyim şimdi " Bilemeyiz, belki de karanlıklardır bizi ışığa kavuşturan ve o ışığa tutunmamızı sağlayan"diyor.
Kısaca çok güzel olmasa da güzel bir kitaptı..İyi okumalar dilerim..
Sarah Jio 'nun bütün eserlerini severek okudum.Bu kitabı görür görmez yine tek solukta okuyacağım muhteşem bir Sarah jio eseri olduğunu düşünerek çok heyecanlanmıştım ..Ancak kitabı okumaya başlayınca anladım ki çok erken bir heyecana kapılmışım..Normalde diğer kitaplarını bir gün gibi kısa bir sürede okurken bu kitabı okumayı hiç istemedim ...Sebebine gelecek olursam kitap on ayrı yazarın yazdığı on ayrı hikayenin bir araya getirilmiş hali ve ben şaşılmayacak bir şekilde en çok projenin sahibi Sarah Jio 'nun hikayesini beğendim...Kitap savaş sonrası New York'ta bulunan Grand Central Terminali'ndeki askerlerin ailelerine dönüşü üzerine birbirinden bağımsız hikayeleri içeriyor ...Çok üzüldüğümü yerler olmadı değil ..Yine de beklentilerimin altında kaldı...İyi okumalar dilerim
Zavallı Müştak Serhazin ...
Algida seçicilik denen psikolojik gerçekliği ben en çok kitaplarda yaşıyorum...günlük hayatta karsilastigim insanların ellerinde bir kitap varsa muhakkak o kitaba bakmak veya kitap hakkındaki fikirlerini öğrenmek istiyorum ...okuduğum çoğu kitapla bu şekilde tanıştım ..işte o kitaplardan biri ..iş yerinde çalışırken tesadüfen tanıştığım ve sonradan bu kitap sayesinde çok değer verdiğim bir arkadaş vesile oldu bu kitabı almama ..o kadar merak uyandırdı ki anlattıkları iş dönüşü hemen sipariş verdim ..aslında doğrusunu söylemek gerekirse tarihi ve polisiye kitaplara karşı çok da ilgim olduğu soylenemez ama bu kitap iki kategoriye de bünyesinde yer verdiği halde çok ilgimi çekti ..incelemeyi yoğunluktan ötürü geciktirmis olsam da kitabı büyük bir istekle bitirdim ...içeriğini anlatıp hevesinizi kaçırmak istemiyorum ancak fatih dönemiyle günümüzün harmanlanmış bir tasvirini bulacaksınız ...işin polisiye kısmına gelince kendinizi çok zorlamayın samimi söylüyorum son sayfaya kadar katili ogrenemeyeceksiniz ...Zavallı Müştak ..haydi siz de hazin bir aşk ve tarih okumak için acele edin ve bir an önce alın bu kitabı ..iyi ve önyargısız okumalar dilerim
Kokusuz kokulu kitabım :))
Öncelikle kitabı okuyacaklar için belirtmek isterim ki bir roman tarzında edebi bir nitelikle karşı karşıya kalacaklarını dusunmesinler..internet ortamında veya hayatın belli alanlarinda muhakkak karsilasilmis olduğunu düşündüğüm hikayeler bütünü bir kitap. Kişisel gelişim kitaplarından farkı motive ediciligi basmakalıp yargılara değil de daha çok hikayelerle siirsellestirilmis betimlemeler şeklinde oluşturulmuş olması..kitabı okumanın bir çeşit zaman kaybi yaratacağını düşünmüyorum ..bu biraz ara nitelikte bir eser ..ha illa okumalıyım mi diyecekseniz öyle bir öneride bulunamam atıştırmalık tadında tek solukta okunabilecek eserlerden biri..yer yer duygusal yer yer de dramatik hikayelere yer verilmiş olsa da genel amac öğreticilik diye düşünüyorum...kokusundan birşey duyumsayamadim çünkü bana gelmeden önce başka ellerden de geçmiş:)) çok koklandigi belli bir kitap ama duyularimi harekete gecirmedi dersem yalan olur ...şey azıcık duygusal olabilirim:))) iyi okumalar
Oscar Wilde 'nin Mutlu Prens adlı bu eseri derleme hikayelerden oluşuyor ve her bir hikaye kendi içerisinde önemli mesajlar barındırıyor ..Hayal gücü, gerçek üstü olaylar ve kişileştirmelere fazlasıyla yer verilmiş bu eser tek solukta okunabilecek türden olsa da herkes tarafından beğenilmeyebilir çünkü dediğim gibi gerçek üstü ogelere çok sıkk rastlaniyor..Hal böyle olunca da dikkat çektiği kesim çoğunlukla çocuklar oluyor..Olsun yine de ders çıkarmak isteyenler için güzel ve eğlenceli bir kitap..iyi okumalar dilerim
Geç kalınmış bir inceleme:)
Bu kitabı uzun zaman once okumuştum ama okuduklarima eklemeyi unutmuşum...tesadufi bir tanışma sonrası kitabı okuduğumu ama inceleme yapmadığımi fark ettimMevlana ve Şems ' i daha önce defalarca duymuş olsam da merakım bu kitap sayesinde artmış bulunduoldukça etkileyici bir dille yazılmış sözcükler gayet anlaşılır bir şekilde kullanilmis ..herkesin muhakkak okumasını tavsiye ederim
