Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Pluviartem

Pluviartem
@Pluie_Art
Sıkı Okur
Dünyayı, onu istila etmeden tanıyan bir çocuğun sonsuz merakı, zekice taze gözleri ve keşfetme duygusuyla tanıyın.
Martin Prechtel
Martin Prechtel
‘Ben’ kim?
Yalnızca kendi hakkındaki düşüncelerin değil bedenin, duyguların ve düşüncelerin de sürekli değişir, ama sabit bir şeymiş gibi bahsettiğin bir ‘ben’ var. Psikolojin, düşüncelerin, fikirlerin, hatta inançların değişir. Zihninin akışı andan ana değişir. Hastalık ve sağlık gelip geçer; gençlik ve yaşlılık gelip geçer, ama bütün bunların gelişinden ve gidişinden etkilenmeyen bir ‘ben’ hep vardır. Hiçbir zaman değişmeyen, ‘Benim bedenim, benim duygularım, benim düşüncelerim, benim zihnim’ diyen, bütün bunlar üzerinde hak iddia eden, hepsinin sahibi olduğunu söyleyen ‘ben’ kim?
Reklam
184 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Sağlıklı birey sağlıklı toplum …
Brene Brown sosyal araştırmacı olduğundan mı, kırılganlığını en büyük gücü olarak sahiplenerek sahici durabildiğinden mi, özgün bir konuşmacı olduğundan mı beni daha çok etkiliyor bilmiyorum. İlk TED konuşmasını dinlediğimden beri hayranım. Yazarlığı aynı derece de etkileyici diyemem, bir araştırmacının resmiyetinden çıkmak için fazlaca konuşur gibi kaleme aldığı kitabın çevirisi ise özünü ucu ucuna yakalamış… yine de içerik o kadar ilham verici ki… sağlıklı bireyler ve toplumlar inşa etmenin yolu burda anlatılanlardan geçiyor…
Mükemmel Olmamanın Hediyeleri
Mükemmel Olmamanın HediyeleriBrene Brown · Butik Yayınları · 2011368 okunma
184 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Mükemmel Olmamanın Hediyeleri
Mükemmel Olmamanın HediyeleriBrene Brown
7.1/10 · 368 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Değişim: kendimi bulmak
Değişimden ne kadar korkarsak korkalım, eninde sonunda cevaplamamız gereken soru şudur: Hangisi daha risklidir? İnsanların ne düşündüğünü bırakmak mı, yoksa benim nasıl hissettiğimi, neye inandığımı ve kim olduğumu bırakmak mı?
Özgür olmak
Hopi yerlilerinin bir sözü vardır: “Bizi dans ederken izlemek, kalbimizin sesini duymaktır.” İnsanların kalbimizin sesini duymasına izin vermenin ne kadar cesaret istediğini biliyorum ama hayat kahkahalar atıp, şarkı söyleyip dans edebilecekken süper havalı ve tamamen kontrollüymüşüz gibi davranarak harcanmayacak kadar değerlidir.
Reklam
Dans etmek ️
Deli gibi kahkaha atmak biraz kontrolsüz hissetmemize neden olabilir ve yüksek sesle şarkı söylemek bazılarımızı utandırabilir. Ancak çoğumuz için, dans etmek kadar kırılgan hissettiren hiçbir kendini ifade biçimi yoktur. Bu kelimenin tam manasıyla tüm-beden kırılganlıktır. Bunun dışında düşünebildiğim diğer bir tüm-beden kırılganlık, çıplak olmaktır ve bunun çoğumuzu ne kadar savunmasız hissettirdiğini söylememe gerek yok.
Kahkaha
Kahkaha, ruhsal bir söyleşi biçimidir; kelimeler olmadan birbirimize “Seninle aynı fikirdeyim. Anlıyorum” diyebiliriz. Hakiki kahkaha, kişinin kendisiyle dalga geçerek veya saptırma yoluyla mizah kullanması değildir; kimi zaman arkasına saklandığımız acılı kahkaha çeşidi de değildir. Bilinçli kahkaha, hikâyelerimizi paylaşmanın gücünü fark ettiğimizde hissettiğimiz rahatlama ve bağlantıyı içerir. Birbirimize gülmeyiz, birlikte güleriz.
Hiç kimse izlemiyormuş gibi dans et. Hiç kimse dinlemiyormuş gibi şarkı söyle. Hiç kırılmamışsın gibi sev ve dünya cennetmiş gibi yaşa.
Mark Twain
Mark Twain
Anlamlı işini bulmak
“Dünyanın neye ihtiyaç duyduğunu sorma. Seni neyin canlandırdığını sor ve git, onu yap. Çünkü dünyanın ihtiyaç duyduğu şey, canlı insanlardır” Howard Thurman
Dinginlik
Dinginlik hiçliğe odaklanmakla ilgili değildir; bir açıklık yaratmakla ilgilidir. Duygusal yönden dağınıklığın olmadığı bir alan açmak ve kendimize hissetme ve düşünme ve hayal kurma ve sorgulama imkânı vermektir.
Reklam
Sükunet
Ben sükûneti duygusal tepkiselliği idare ederken derinlik ve farkındalık yaratmak olarak tanımlıyorum. Sakin insanları düşündüğümde, karmaşık durumlara derinlik getirebilen ve duygularını korku ve öfke gibi yoğunluğu artmış duygulara tepki vermeden hissedebilen insanları düşünüyorum.
Oyun & dinlenme
Eğer bizim için önemli olan, ilgilendiğimiz şeyse, o zaman oyun ve dinlenme önemli. Eğer bizim için önemli olan başka insanların ne düşündüğü veya söylediği ya da nasıl değerlendirdiğiyse, o zaman öz değer için bitkinlik ve üretmeye geri döneriz. Bugün, oyun ve dinlenmeyi seçiyorum.
Oyun
“Oyunun tersi iş değildir, oyunun tersi depresyondur. Biyolojik olarak programlanmış oyun ihtiyacımıza saygı göstermek, işi dönüştürebilir. İşimize heyecan ve yeniliği geri getirebilir. Oyun zorluklarla baş etmemize yardımcı olur, genişleme duygusu sağlar, maharetimizde ustalaşmaya önayak olur ve yaratıcı sürecin gerekli bir parçasıdır. En önemlisi, içsel ihtiyaç ve arzularımızdan gelen gerçek oyun, işimizde kalıcı keyif ve doyum bulmanın tek yoludur. Uzun vadede iş, oyunsuz yürümez” Dr. Stuart Brown
Özgünlük
Kıyaslamayı bırakmak yapılacaklar listesinde bir madde değildir. Çoğumuz için sürekli farkındalık gerektiren bir şeydir. Başkalarının ne yaptığını ve bizim önümüzde veya gerimizde olup olmadıklarını kontrol etmek için gözlerimizi yolumuzdan ayırmamız çok kolaydır. Özgünlüğümüzün ifadesi olan yaratıcılık, dünyaya getirdiğimiz şeyin tamamen orijinal ve kıyaslanamaz olması konusunda dikkatli davranmamıza yardım eder. Ve kıyaslama olmadan, ilerde veya geride ya da en iyi veya en kötü gibi kavramlar anlamını kaybeder.
İnanç
İnanç, göremediğimiz şeye inanma cesaretini ve belirsizlik korkumuzu bırakma kuvvetini bulduğumuz, gizemli bir alandır. Çoğumuzun kırılgan olma ve incinme tehlikesini göze almadan önce teminatlar istediği bir dünyada bütün kalbimizle yaşamaya ve sevmeye karar verdiğimizde, inanç şarttır. “Hayatıma bütün kalbimle bağlanacağım” demek görmeden inanmayı gerektirir.
3.113 öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.