ölümü ölümle onarmalıyız. burası böyle! o yüzden insanları diriltmek için ölmek gerek. binlerce insan ölmeli ki milyonlarcası yeryüzüne gelsin. ölüm bir şey değil, pek kolay. elverir ki ötekiler can bulsun, bellerini doğrultsun!
"aklı da nadasa bırakılmış toprak gibiydi. kitaplardaki soyut düşünceler açısından bütün hayatı boyunca süren bir nadastı bu, ama artık ekim yapmanın vakti gelmişti. daha önce hiç çalışmadığı için yorulmak nedir bilmeyen zihni, şimdi kitaplardaki en küçük bilgi kırıntısını bile sünger gibi emiyordu."
"bir sürü kitap okudu ama içindeki huzursuzluk azalmak yerine daha da büyüdü. her kitabın tek tek her sayfası bilgi alemine açılan birer gözetleme deliğiydi. okudukları açlığını daha da arttırdı."
"düşündüklerini dile dökememiş, zifiri karanlık bir gecede, yabancı bir gemide, hiç alışık olmadığı halatların arasında el yordamıyla yolunu bulmaya çalışan bir denizci gibi hissetmişti kendini."