Bazen bakıyorumda, insanlar sizi nasıl görüyorlar acaba diye durup düşündüğü oluyor mu acaba insanların, diye hiç düşünmemiş olduğumu görüp, düşünmediğim şeylerin doğru mu yoksa yanlış mı olduklarının hesabını yapabildiğimi gördüğümde, neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda kararsız kaldığımı görüyorum. Oysaki zaman tüm bu olup bitenlere benim burada öyle düşünürken takılıp kaldığım belki önemsiz belki de önemli olmasına karşılık kimselerin umursamadığı şeyleri düşünmeme aldırmadan öylece, sessiz sedasız varmak istediği yer her neresi ise vadinin kıyılarında bulunan, hırpalanmış, dökülmeye yüz tutmuş, kendi öylece içerisine bırakıp boğulmak isteyen nesneler topluluğuna hiç farkettirmeden salınıp gidiyor.