MADAME BOVARY - GUSTAVE FLAUBERT
Fransız hükümeti tarafından dini ve ahlaki duygulara ters düşen bir roman yazmakla suçlanan Gustave baba bize enfes bir şekilde Madame Bovary’yi sunuyor. Uzun bir süre içerisinde okudum. Zor olduğundan değil, roman gayet akıcı ve betimlemeleriyle zengin bir kitap. İlk lisedeyken okumuştum ders kapsamında ve sevmemiştim açıkçası. Çok kızgındım Emmaya : doyumsuzluğu, eşine olan sadakatsizliğini, küçük kızına duymadığı ilgiyi ..
Charles’a daha da kızmıştım pasif davrandığı için. Ah Charles bu sefer ki okumamda seni ne kadar çok sevdim halbuki. Aşkta Charles gibi olun .
Charles köylerde doktorluk yapan bir beyfendi, Emma’ya ilk görüşte aşık olur ve evlenirler.
Maalesef Emma evliliğinden ve hayatından çok sıkılır, şatafatlı, lüks bir hayat umuyor sürekli, ulaşılmaz beklentileriyle ve günlük hayatının arasında boğulup içten içe ölüyor adeta.
Yalan dolu bir hayatı seçiyor, sevgilileri onu bırakıyor, ödeyemeyeceği borcun altına girdikten sonra intihar da çareyi arar ve Madame Bovary ile burada ayrılırız. Flaubert’in bu satirik romanı çok ses getirdi, realizmin ilk eserlerinden diyebiliriz. Öyle ki psikoloji dünyasında yer alan Bovarizm sendromu oluşmuştur. Bu dünya klasiği hakkında denecek çok fazla şey var ama Instagram da fazla yer yok en iyisi, bu arsenik tadında ki bu eseri siz okuyun.
