Zaferin şekli yoktu ki. En büyük zafer vicdan rahatlığı değil miydi? Peki ya vicdanları küf tutanlar... Onların zaferi neydi? Vicdansız bir zafer ne olabilirdi?
Birini görmek, adını bilmek, selamını almak değildi ki tanışmak. Birbirimize bulaştırdığımız düşünceler, fikirler, duygular olmadan nasıl tanışıklık olsundu... Gerçek tanışma, fikrin hissini karşındakine bulaştırmak değil miydi?
Mutluluk kapılarımızdan biri kapandığında derhâl bir diğeri açılır. Ancak biz kapanan kapıya o kadar çok bakarız ki açılan kapıyı göremeyiz.
Helen Keller