Saliç Aktaş

Saliç Aktaş
@Salicc
Öğrenen/Öğreten
İstanbul
Amasya, 12 October
40 reader point
Joined on September 2018
Saliç Aktaş

Saliç Aktaş

, thinking of reading a book
Şampiyon Sözleri
Şampiyon SözleriMümin Sekman
7.8/10 · 152 reads
Reklam
200 syf.
·
Not rated
·
Read in 11 days
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun)
8.4/10 · 53.1k reads
Saliç Aktaş tekrar paylaştı.
"Her nasılsa beni gözünüzde büyütüyorsunuz. Ben bilmece falan değilim. Kendi hakkımda fazla konuşmuyorum, çünkü hakkımdaki her şeyi anlatırsam çok sıkıcı olur."
Sayfa 114

Reader Follow Recommendations

See All
Söz ile sihir başlangıçta aynı şeylerdi. Kelimelerin sihirli Güçleri vardır. Hatta kelimeler bu gün bile bu sihirli güçlerinin önemli bir kısmını korumaktadır. Mesela, çok büyük bir mutluluğa sebep olabildikleri gibi, derin bir üzüntüye de yol açabilirler. Kelimeler, insanoğlunun en güçlü duygularını uyandırabilecek ve her türlü eylemi gerçekleştirmesini sağlayabilecek bir güce sahiptir. Kısacası, kelimelerin insanlar üzerinde yaptırım gücü vardır. Daha doğrusu, kelimeler insanları etkilemenin evrensel yoludur. Sigmun Freud
Saliç Aktaş tekrar paylaştı.
Kadınları öldürüyorlar. Öldürecekler, mecbur. Çünkü betondan, paradan ve cahillikten bir dünya ancak kadınlar dize gelirse kurulur.
Ece Temelkuran
Reklam
SOKRATES- Sence dine uygun olan her şeyin adil olması gerekir mi ? EUTHYPRON- Bence öyle. SOKRATES- Peki adil olan her şey dine uygun mudur? Yoksa dine uygun olan her şey adilken, adil olan her şey dine uygun değil de bir kısmı dine uygun, diğer kısmı başka bir şey midir?
“Bana kalırsa Atinalılar bir insanın bilge olup olmadığını önemsemez, yeter ki o insan bilgeliğini başkasına aktarmasın. Ama bir insanın birilerini bilge yapma yetisine sahip olduğunu düşünürlerse , senin de söylediğin gibi , kıskançlıktan ya da herhangi başka bir nedenden ötürü büyük öfkeye kağılırlar.”
-Meksika'da Inka tapınaklarına çıkmak isteyen Avrupalı bir grup arkeolog, birkaç yerli rehberle yola koyulur. Dağın tepesindeki tapınaklara giden yolda hızlı bir tempoyla yürüdükten sonra, yerliler kendi aralarında konuşup birden yere oturup beklemeye başlarlar. Uzunca bir süre bekledikten sonra yola devam etmek üzere kalktıklarında arkeologlardan biri, yaşlı rehbere sorar; "Hiç anlayamadım, niye yolun ortasına oturup, saatlerce yok yere bekledik? " Yaşlı rehber der ki; "Çok kısa sürede çok hızlı yol aldık, ruhlarımız bizden uzakta kaldı. Oturup ruhlarımızın bize yetişmesini bekledik-
299 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.