Hz. Peygamber de (s.a.v) dünyayı değiştirdi, ancak esaslı bir farkla; egemenlik ve otorite uğruna değil, bunu bir mesaj ve çağrı için yaptı.
Hiçbir intikam duygusuna kapılmadan, otorite kavgasına tutuşmadan ve servet tekeli oluşturmadan dünyayı değiştirmeyi başardı.
Kureyş ve diğer Arap kabileleriyle olan ilişkilerinde onların hezimete uğrayarak yok olup gitmelerini değil, risālet yükünü birlikte omuzlamayı arzuladı.