Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki. İnsan neden hislerinin katili olur ? Hisler gidince geriye kalan nedir, nedir?