Bir şiirin muhteşemliği senin ona yüklediğin anlam kadardır.
"Asaf'ın miktarını bilmez Süleyman olmayan
Bilmez insan kadrini alemde insan olmayan
Zülfüne dil vermeyen bilmez gönül ahvalını
Anlamaz hal-ı perişanı perişan olmayan"
Gecenin karanlığında düşümde bir uyku büyüttüm. Uyku, tükenip giden bir ömür müdür ay ışığında yoksa bu çağa oturtamadığım ruhun tahammülsüz yorgunluğunu, avutma hissiyatımı bilemedim ama bir gerçek var ki, sensiz taşı olmayan bir mezar çukurundan ibaret.
Şairler, ıhlamur ve yaseminleri konu aldılar ekseri şiirlerinde, rayihasıyla mest eden iğde çiçeği yine senin zamanın geldi. "İğde kokusuna tutunmuş gidiyorum. Hazirana yakın, Mayıs'ın bilmem kaçı."