İnsanların çok sık tuzağa düştüğü ve benim de defaatle belirttiğim bir şey var ki “Söz Büyüdür.”
Öncelikle ve önemle belirtmek gerekir ki,
Bilinenin aksine büyü veya sihir dediğimiz mekanizma her zaman , insanların doğaüstü, paranormal veya mistik yöntemlerle doğal dünyayı (olayları, nesneleri, insanları) etkileyebildiğini öne süren uygulamalar
Romantik aşk ötekinde ilahi gücü sevmemizi sağlayan büyülü bir deneyimdir. Birkaç ay için öteki sanki altına batırılmış gibi gelir bize. Ancak bu seviyede bir kalp enerjisini sürdürmek zordur ve bu enerji güçlü ve dayanıklı yetişkin ilişkileri yaratmaz. Asıl mesele, romantik aşkı iki yetişkin arasındaki özel, sevgi dolu ilişkiye dönüştürmektir. Tutkumuzun olgunlaşmasına, eski bir şarap gibi tadının güzelleşmesine izin verebilir miyiz; birlikteliğin daha fazla yakınlık getirecek ve yıllarla derinleşecek yeni seviyelerine kucak açabilir miyiz?
They always say we should live in the moment. We should try and forget and learn from the past and also worry less about the future.
We should try and live and enjoy the present.
It's hard to do though because, we're humans and sometimes some things are hard to do
Belki de hayatımızdaki bütün canavarlar sadece tek bir kez olsun zarafetle ve cesaretle harekete geçtiğimizi görmek isteyen prenseslerdir. Belki de bizi korkutan her şey en derinde, özünde çaresizce sevgimizi istemektedir.
Her şeyin zamanı, ve gökler altında her işin vakti var;
Doğmanın vakti var,ve ölmenin vakti var;
Dikimin vakti var,ve dikilmiş olanı sökmenin vakti var;
Öldürmenin vakti var, ve şifa vermenin vakti var;
Yıkmanın vakti var, ve bina etmenin vakti var;
Ağlamanın vakti var,ve gülmenin vakti var;
Dövünmenin vakti var, ve oynamanın vakti var;
Taşları atmanın vakti var,ve taşları devşirmenin vakti var;
Kucaklaşmanın vakti var, ve kucaklaşmadan çekinmenin vakti var;
Aramanın vakti var, ve yitirmenin vakti var;
Saklamanın vakti var, ve atmanın vakti var;
Yırtmanın vakti var,ve dikiş dikmenin vakti var;
Susmanın vakti var,ve söylemenin vakti var;
Sevmenin vakti var, ve nefret etmenin vakti var;
Cengin vakti var, ve barışmanın vakti var.
Tüm öteki,yani entelektüel olmayan hazlar düşük türdendirler: hepsi istenç devinimleriyle yani arzularla, umutlarla,korkularla ve neye yönelik olursa olsun,ulaşmayla sonuçlanırlar. Üstelik ulaşmayla birlikte, esas olarak az ya da çok bir hayal kırıklığı doğar; oysa entelektüel hazlardan, doğruluk giderek durulaşır. Zekâ ülkesinde acı hüküm sürmez. Ama bir kimse tüm entelektüel hazlara kendi zekâsının aracılığıyla, yani onun ölçüsünde ulaşabilir. Çünkü tout l’esprit, que est monde, est inutile à celui qui n’en a point (Aklı olmayana tüm dünyanın aklının bir yararı dokunmaz.) Bu avantaja eşlik eden gerçek bir dezavantaj ise, doğada zekânın derecesiyle birlikte acı çekme yeteneğinin de artması, yani en yüksek aşamasına ancak burada ulaşmasıdır.