Serabın bir sonu vardır,
Ufkun, sıradağın sonu.
Uçarın, kaçarın bir sonu vardır
Senin sonun yok.
Mandaların, kavakların pazarı olur,
Senin pazarın olamaz.
Sensiz nar çatlamaz, bebek gııı demez.
Beni böyle şair, divane etmez.
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip...
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada, yürü üstüne, üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fasatçının, hayının...
Dayan iş ile dayan eş ile. Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile.
Dayan rüsva etme beni.
Gör, nasıl yeniden nasıl yaratılırım,
Namuslu, genç ellerinde.
Kızlarım oğullarım var gelecekte,
Herbiri vazgeçilmez cihan parçası.
Kaç bin yıllık hasretimin loncası,
Gözlerinden, gözlerinden öperim. Bir umudum sende,
Anlıyor musun?
Sus, kimseler duymasın,
Duymasın, ölürüm ha.
Aymışam yarı gece,
Seni bulmuşum sonra.
Seni, kaburgamın altın parçası.
Seni dişlerinde elma kokusu.
Bir daha hangi ana doğurur bizi?