ŞevvalSaklı

ŞevvalSaklı
@SevvalSeyla
56 syf.
8/10 puan verdi
Kompleksler - Kehanetler - Gerçekler
Zorunluluk kaderdir ve onun ötesine geçilemez. Antik çağlarda da zaten kader kutsanmış bir olgudur kişiler Tanrı ve kadersiz hiçbir şey yapamaz. Yaşanan her olayı kadere bağlar. Kader kişiye hükmetmiş ve kişi iradeden mahrum kalmıştır. Oidipus kaderiyle uzlaşmak yerine buna boyun eğmek yerine, değiştirmeye çalışmıştır. Ancak Tanrılar - Kahinler
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198,7bin okunma
Reklam
533 syf.
9/10 puan verdi
İnsanın İnsana Yapacağı ..
Bazı kitaplar bana kendimi hayata karşı yetersiz hissettiriyor, hissettirmeye de devam edeceğini düşünüyorum keza.. Kinyas ve Kayra bu duruma en iyi örnek kitplarım arasında, itiraf etmek gerekirse 2.kez elime aldığım bir kitap oldu. Kitap bana kendimi yetersiz hissettirdiği gibi, derin hesaplara soktu, hayatın anlamını ve bazı konularla yüzleşmem
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,7bin okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
İrade - İnsanoğlu - Aşk
Bilmiyorum bu eşsiz öyküyü nasıl betimlerim, duygularımı bana hissettirdiklerini ne denli yazıya dökerim ?.. Ahmet Ümit o kadar güzel detaylara değinmiş ki. İnsanoğlunun noksanlıklarına, en hassas noktalarına, iradesine değinmiş. Masalsı, mit unsurların bulunduğu, doğaüstü olayların yaşandığı bir eser. Anlatmak istediğini, olması gerekeni de en
Bir Aşk Masalı
Bir Aşk MasalıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 20228bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
102 syf.
8/10 puan verdi
Kör Zihniyeti Öldürseler ..
Yaşar Kemal’i ne zaman ki okusam Anavarza’yı Çukurova’yı avucumun içi gibi biliyormuşum gibi hissediyorum. Betimlemesi, cümleleri, Türkçesi o kadar güzel ki. Zaten gitmeye gerek kalmadan yıllarca oralarda yaşamış hissi veriyor. Bu kitabında da değişik bir teknik kullanmış Yaşar Kemal. Her kitabında olduğu gibi bu kitabında da yöre ağzı kullanmış
Yılanı Öldürseler
Yılanı ÖldürselerYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202018,9bin okunma
400 syf.
7/10 puan verdi
Mirabal Kardeşler ..
Kelebekler… tüm dünyada özgürlüğün ve bir nevi kadına karşı şiddetin simgesi olan Mirabal Kardeşler. Hunharca katledildikleri gün olan 1960 yılının 25 Kasımında Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü olarak ilan edilmiş. Daha iyi bir yaşam için, adalet için, özgürlükleri için savaşan Kelebek Kardeşler, Dominik Cumhuriyeti diktatörü Trujillo’nun yönetiminde yaşayan halk onları bu şekilde tanıdı. İsyankar, özgür ruhlu, devrimci, feminist ruhlu Minerva, inanç sahibi, yardımsever, düşünceli Patria, ve en küçük kız çocuk, sevgi dolu, aşkı devrimde bulan Maria Theresa ve son olarak 4.kelebek olan, baskıcı kocası, yeğenlerine çocukları gibi sahip çıkan ve sanki katledilen 3 kız kardeşi anlatmak için geride kalmış son Kelebek Dèdè. Tüm dünyanın özellikle de kadınların unutmaması gereken kahraman kadınlardan; Mirabal Kardeşler. Okunması gereken, hayatları araştırılıp, zalim diktatörü herkesin bilmesi gereken bir kitap. İşkenceye, hapis hayatına ve Trujillo yönetimine karşı dimdik duruşları herkesin bilmesi gerekiyor. Bu kitap bu üç kızkardeşin hayatını sonda kalan kız kardeş ve röportaj yapan bir gazeteci tarafından anlatılıyor. O dönemi ve kadınlar için özgürlük için yapılan mücadeleleri anlatıyor. Siyasi dönem romanlarından, mücadeleci kadın kahramanlardan hoşlanıyorsanız bu Latin edebiyatı romanına ve kelebeklere şans vermenizi isterim. Okurken üzüldüm, kimi kısımlarda sevindim, kızdım, gurur duydum, kadın olarak ne zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiğimizi ve vermeye de devam ettiğimizi bir kez daha anladım. Mirabal kardeşleri saygıyla minnetle anıyorum. Ruhlarının Dünyada ki bütün Kelebeklerde yaşaması dileğiyle..
Kelebekler Zamanı
Kelebekler ZamanıJulia Alvarez · Ayrıntı Yayınları · 2017449 okunma
Reklam
415 syf.
8/10 puan verdi
Ümitsizlik hastalık mıdır ?
Her sayfasında bambaşka şeyler düşündüm, ilk defa kendimi çok fazla irdelediğim için bir kitabı yarıda bırakmak istedim.. ama sonra “kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız: Önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?” cümlesini okudum. Yalnızlığı bile isteye seçmek, acılarla barışmak, ihaneti tatmak bunlar hayatın olmazsa olmazlarıymış. Kabullenemediğimiz şeyler yani. Hayatımız boyunca ümitsizlik, farklı zamanlarda, farklı duygulardayken kapımızı çalmıştır ama nası karşıladığımızı hiç sormadık kendimize. Bu psikanaliz romanında iki farklı kişinin farklı şekillerde bunu kendine sorduğuna şahit oluyoruz. Asıl konu Nietzsche’nin iyileşmesiyken doktor Breur’un bir noktadan sonra hasta profiline girip Nietzsche’den yardım alması. Oldukça ilginç bir hal alıyor aslında. Kitap bilgi birikim istiyor. Dikkatli bir okuma gerektiren katmanlı bir roman. Kitap bize hayatı sorgulatıyor. Farklı şekillerde bakış açısı kazandırıyor. Yaşadığımız sorunların kaynağına inmemiz gerektiğini, sorunu nasıl çözmemiz gerektiğini söylüyor bir nevi. Nietzsche ve Salome benim çok sevdiğim iki yazar. Nietzsche’yi tanımak isteyenlerin okuması gereken bir kitap. Bir noktadan sonra sanki Nietzsche ile ben sohbet ediyormuşum, karşılıklı sorunlarımızı konuşuyormuşuz gibi hissettim. A’dan Z’ye herkesin okuması gereken bir kitap.. Yıllar sonra dönüp tekrar okuyacağım ..
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202351,7bin okunma
280 syf.
8/10 puan verdi
Kardeşimin Hikayesi - Aşkın Hikayesi
İnceleme yazmak istedim ama kafamı bir türlü toparlayamadım. Beni o kadar çok etkiledi ki… Katil kim ? Ahmet nasıl biri ? Gazeteci kız ? Mehmet’e ne oldu ? Merak ettiğim bir solukta okuduğum bir kitaptı. Livaneli ustalığını bir kez daha gözler önüne sermiş. Diyecek bir şey bulamıyorum. Kitap o kadar güzel sıralanmış ki, katili de, Ahmet’i de, Olga’yı da ilmek ilmek anlatmış. Bana göre hayata dair her şeyi bir cinayeti gölgesinde bırakarak anlatmış. Psikolojik olarak tahliller beni fazlasıyla düşündürdü lakin bunu kitabın sonunda yapması tam da onun kalemi. Son sayfaya kadar her şey zaten ilerliyor duraksamadan, birden fazla konuya değiniyor ama asla kopmadan birbirinden bağımsız olsa bile. İşte tam da böyle bir yazar Livaneli, çok yönlü… Karakterler kendi içlerinde o kadar güçlü ki, hepsinin de dünyası doğru, yanlışları olsa bile. Spoiler vermek istemiyorum, çünkü anlatılmaz bir solukta okumanız gerekiyor. O zevki yaşamalısınız. Anladığım tek bir şey var. Aşkın uçsuz bucaksız bir serüven olduğu. Asla dediğimiz bir anda başımıza geleceği. Heyecan barındırdığı ancak ölüm kadar da karanlık olduğu. İnsana her şeyi yaptıracağı, sebebiyet vereceği. “Aşkın yaşı, cinsiyeti, kimliği yok, tehlikesi var..”
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 2021104,8bin okunma
724 syf.
7/10 puan verdi
Tutunamayanlar ...
Umarım tutunabilirim demiştim kitaba başlamadan önce ve tutundum. Kitabı bitirdikten sonra nasıl düşüneceğimi yada ne hissedeceğimi çok merak ediyordum. Nedeni de yarım bırakılan kitaplar arasında birinci ama aslında en çok okunacak kitaplar arasında da üçüncü olmasıydı. Kitapsever bazı arkadaşlarımın olumsuz birkaç yorumu olmasına rağmen aldım
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,3bin okunma
125 syf.
7/10 puan verdi
Zaman Bisikleti Bazen üst üste okuduğumuz kitaplar bizi yorar, bir noktadan sonra ruhen anlatılanı kaldıramayabiliriz. İşte bu durumlar da ben her zaman çocuk kitaplarını okurken buluyorum kendimi. Dünyamı değiştiriyor resmen. Çocukken okuduğum zamanlarda zihnimde, ruhumda bıraktığı tadı hala alıyorum. “Zaman Bisikleti“ kitabını da çok severek okudum. Seri kitabıymış ve tamamlamayı da düşünüyorum. Düşünün, bir bisikletiniz var ve zamanda yolculuk yapabiliyorsunuz. Yağmur ve Damla babalarıyla beraber zamanda yolculuk yapıyor ve eski çağlarda yaşamış olan Çuka ve Anin’in yaşamlarına, keşiflerine şahit oluyor. Eğitici ve aynı zamanda kurgu kitabı olduğu için çocuklar keyifle okuyacaktır. Kitapta çok fazla olmamakla beraber mantık hataları var ama çocuk kitabı kategorisinde yer aldığı için takılmadım. Ama çocukları rahatsız edeceğini yada bunları fark edeceklerini düşünmüyorum, biz yetişkinler için böyle. Her neyse :) çocuk kitapları okumayı bırakmayacağım bence sizde şans verin.. Keyifli okumalar .
Zaman Bisikleti
Zaman BisikletiBilgin Adalı · Can Çocuk Yayınları · 20201,566 okunma
476 syf.
10/10 puan verdi
“ Kara Kitap “ Orhan Pamuk’un yayınlanan dördüncü en değerli aynı zamanda edebiyata katkısı çok yüksek olan bir romanıdır. Okunması, anlamlandırılması çok zor bir kitap. Betimleme yapılacaksa, Orhan Pamuk’un üzerine tanımıyorum. Bunu birkez daha anladım. Ama şunu da belirtmemde fayda var, kitapta bazı cümlelerin anlam karmaşası oluşturduğunu
Kara Kitap
Kara KitapOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20229bin okunma
Reklam
416 syf.
9/10 puan verdi
son oyun
Daha önce hiç, yazarı çok duyup ama kimseye danışmadan kitabın ismine bakarak alıp okuduğunuz oldu mu? “ Son Oyun “ bu isme bakıp cinayet romanı olacağını düşünemedim. Ama açık konuşmak gerekirse, cinayet romanları bana kişisel gelişim kitaplarından daha çok şey katmıştır. Katilin ruh hali, karakteri, cinayeti işleyiş tarzı, sonrası… Maktülün hayatı, öldürülmesi…. Bu tür romanların bana göre, arka planı farkında olalım yada olmayalım bize çok şey katar. Çok farklı hayatları, farklı düşünceleri ve olayları aktarır. Etkisi altına alır. Tabii cinayete özendirmediği müddetçe. Kitaba gelecek olursak, cinayet romanı yazmak isteyen bir yazarın, gittiği kasabada cinayet işlemesi. Oldukça ironik bir durum. Kitap, kadınların şehvetini, iktidar kavgalarını, toplumun alıştığı tabuları, din karmaşasını, cinselliği farklı tarzlarda anlatıyor. Roman karakterinin Tanrı ile yaptığı konuşmalar, sorgulamalar hatta suçlamalar kitaba hava katmış diyebilirim. Lâkin sonlara doğru bu kısımlar hesaplaşmaya, meydan okumaya gittiği için beni rahatsız etti. Özellikle “ insanları yarattın, karakteri neden ekledin ? “ kısmı çok düşündürücüydü ama bir o kadar da can sıkıcıydı. Din hassasiyeti olan, sorgulamayı yanlış bulan kişilerin bunları göz önünde bulundurarak okuması gerektiğini düşünüyorum. Keyifli okumalar.
Son Oyun
Son OyunAhmet Altan · Everest Yayınları · 20131,368 okunma
280 syf.
8/10 puan verdi
Dorian Gray’in Portresi
Bir kitap düşünün, bütün duygu ve düşüncelerinizi yansıtan … Kitabın kelime oyunları beni sözlerden çok fazla düşündürdü. Özellikle Lord Henry’nin sözleri, durumlar üzerine yaptığı yorumlar ve analizleri. Lord Henry’nin hedonist olduğunu da işte bu yüzünden düşündüm. İnanç sistemlerine göre mutlu olduğumuzu düşünürsek mutlu oluruz ve yaşamı bir haz olarak görmeliyiz diyorlar. Narsistlik, hedonistlik ve kibir. Kitap bence, bu üç karakteristik özelliği esas almış.. Mesela bir karakter düşünün, portresine yansıyan güzelliği kıskanan ve sadece portresinin yaşlanmasını isteyen. Kibirin vücut bulmuş hali budur işte. Yada şöyle söyleyebiliriz, Dorian kendisine yapılan tüm olumlu eleştiriler sayesinde olması gerekenden zamanla daha fazla özgüvene sahip olmuş. Okuduğum en iyi kitaplar arasında şuan. Keşke unutsam da tekrar okusam diyeceğime eminim. Yazarın tek romanı ama 10 farklı romana bedel bir başyapıt. Wilde, romanı “bir ruhun hikayesi” olarak tanımlayarak noktayı biz okurlar için koymuş zaten. Baştan sona kadar tek solukta okudum diyebilirim..
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Can Yayınları · 201872,3bin okunma
516 syf.
·
Puan vermedi
Emma
Emma için söyleyeceğim öncelik iki konu var, gururu ve özgürlüğüne olan düşkünlüğü , tutkusu. Kendini beğenmişliğini de hesaba katmalıyım. Jane Austen kalemini çok sevdiğim bir yazar. İngiliz edebiyatının kalelerinden biri olarak düşünüyorum ben. Ayrıca bu kitapta 19. yüzyıl İngiltere’sini her yönüyle görüyoruz. İnsanlar, mekanlar, ulaşım ve dönem. Kitaba tekrar dönecek olursam, Emma ablasının ve mürebbiyesi Bayan Taylor’ın evliliğinden sonra Hartfield malikanesinde babasıyla yalnız kalan, 20’li yaşlarında, evliliğe karşı ama çöpçatanlığa oldukça düşkün, şımarık bir genç kız. Kitabın en büyük ironisi diyebilirim. Bu çöpçatanlık konusu oldukça karışık geldi bana bu yüzden ironi olarak adlandırdım. Emma kendini bile tam anlamıyla çözemiyorken insanları birbirine yakıştırmaya onlar adına karar vermeye çalışıyor. Daha tam anlamıyla kendimizi bile çözemez iken iki kişi arasında ki iletişimi nasıl anlayabiliriz ve onlar adına karar verebiliriz ?
Emma
EmmaJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202010,1bin okunma
256 syf.
7/10 puan verdi
Cânan
Cânân … Çağımızın meta fetişizmi diye adlandırdığı sıfata layıkıyla uyan bir karakter. Şatafata, paraya, mücevhere, kıyafete düşkün Öte yandan sevgiyi çok farklı yerlerde arayan ve sevgi kavramını bir türlü anlamayan bir kadın. Yanlış bir çok davranışı var. Ama bana göre, tüm bu davranışların temelinde Sevgisizlik yatıyor. Aileden alması gereken ama almadığı sevgi ve ahlak. Hepimiz annelerimizin, babalarımızın öğütleriyle büyüdük ve büyüyoruz. Aslında bir nevi çekiniyoruz. Cânân maalesef ki bunları tatmadan büyümüş. Ama bir diğer nokta da şu ki, erkeklerin yaptığı birçok şeye toplum o kadar alışmış ki neredeyse yapmayanı topa tutacaklar. Naparsın deyip konuyu kapatıyorlar. Peyami Safa … Yazarın okuduğum ilk kitabı. İyi ki tanıştım dediğim bir yazar daha oldu kendisi. Çünkü psikolojik tahlillerini o kadar beğendim ki diğer kitaplarını da okumak istiyorum. Zaten bu kitabı da severek okudum. Daha fazla yazarsam spoiler vereceğim :) o yüzden keyifli okumalar.
Cânân
CânânPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 20163,895 okunma