H. Ferventis
@Sidarronahi
Sosyal Bilgiler Öğretmeni
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi
Adana
Nosce te İpsum, 21 March 1900
62 librarian point
1572 reader point
Joined on April 2018
Okuma Hedefleri
"Sevişmek diyor humma içinde. Sevmek. Doyasıya sevmek. Sevilenin yanında olmadan yanında olmak. Yaslanmadan varlığını duymak yanı başında"
Sayfa 78 - Remzi Kitabevi
"Neden insan sevdiklerinin ille kendi istediği yönde bir yaşayış biçimi olmasını ister? Niye bırakmaz yakasını? İlle şöyle olsun böyle olsun diye yırtınır?"
Sayfa 69 - Remzi Kitabevi
"Çatışmadan, savaşmadan, hırslanmadan yaşamak belki de güzel bir şeydi."
Sayfa 39 - Remzi Kitabevi
Reader Follow Recommendations
"İnsan kendi kendine de yenilebilirdi."
Sayfa 24 - Remzi Kitabevi
"Din, ruhban sınıfının keşfetmesi veya rahiplerin hile ve sahtekarlıkları neticesinde değil, insanoğlunun devamlı hayret, korku, güvensizlik, ümitsizlik ve yalnızlık içinde bulunmasının neticesinde ortaya çıktı."
Sayfa 111 - ErguvanKitabı okudu
"Tanrıların temayülleri, canavarlar gibi başlamak ve çocuklarını şefkat ve muhabbetle bağrına basan
babalar haline gelmektir; tapınanların barışçılığı ve kendilerine olan güvenlerin gittikçe artması ve ahlaki hisleri, bir zamanların vahşi mâbudlarını yumuşatır ve istihaleden geçirir ve sonunda
put bir ideal olur. Medeniyetin yavaş gelişmesi, tanrıların tedricen cana yakın şekillere bürünmelerinde yansır."
Sayfa 105 - ErguvanKitabı okudu
"Genellikle samimiyetsizlik medeniyetle beraber yükselir, çünkü medeniyette, diplomasinin nimet ve riskleri daha büyüktür, çalınacak daha fazla eşya vardır, ve eğitim de insanları daha kurnaz yapar. İlkel insanlar arasında mülkiyet geliştikçe, yalancılık ve hırsızlık da ardından gelir."
Sayfa 90 - ErguvanKitabı okudu
"İnsanlar artık, kendi aralarında savaşmaktansa, devlete vergi ödemenin daha karlı bir şey olduğuna karar verdiler; muhteşem bir soyguncuya haraç vermek, herkese rüşvet dağıtmaktan daha iyi idi."
Sayfa 52 - ErguvanKitabı okudu
"En kötü şey, diğerlerinin karnına girmek değil, ölmektir; eğer beni öldürürlerse, düşmanımın beni yiyip yememesi fark etmez. Fakat ben, onun etinden daha lezzetli bir şey düşünemem...Siz beyazlar çok hassassınız."
Sayfa 31 - ErguvanKitabı okudu
Montaigne
"...dindarlık kisvesine bürünerek bir insana eziyet çektirmek, ölen bir insanı pişirip yemekten daha barbarca bir şeydir."
Sayfa 31 - ErguvanKitabı okudu
Polinezya kabile reisi
"Beyaz insan, iyice kızartıldığı takdirde, olgun bir muz tadını veriyor."
Sayfa 30 - ErguvanKitabı okudu
"...medeniyet yiyecek imkanlarına bağlı. Katedral ve parlamento binası, müze ve konser salonu, kütüphane ve üniversite sadece örtü: gerisindeki mezbahayı gizleyen bir örtü."
Sayfa 27 - ErguvanKitabı okudu
"Medeniyet köylünün kulübesinde başlar, ama çiçeğini ancak şehirde verir."
Sayfa 17 - ErguvanKitabı okudu
"Evet, kadınlar. Kadın sözcüğünün köküne indi benim için. Kadın sözcüğü müydü, yoksa dişi sözcüğü mü anımsamıyorum, ama bunu yapabilmek için Latinceye çevirmesi gerekmişti. Latince kökünden şu sonuç çıkıyordu -kadınlar delidir."
Sayfa 40 - ParantezKitabı okudu
"...Bir dakikanın içinde sonsuzluğu yaşıyordun, ümitsiz, çaresiz, tuzakta...ve gidecek yerin olmaksızın."
Sayfa 8 - ParantezKitabı okudu