GlsmSmnc

Acılar, istisnaları bir kenara bırakırsak, insanları mutsuz eder. Hayatımızdan çıkmalıdırlar. Ama er geç çıkagelirler; yaralanma ve hastalığa bağlı bedensel acılar, hayal kırıklığı hissine ve duyguların incinmesine bağlı ruhsal acılar, geçicilik ve ölümle karşılaşınca düşündüğümüz anlamsızlığa bağlı zihinsel acılar. Ağrı kesicilerin dindirici etkisi olur ama bütün ağrı kesici cephaneliklerini toplasanız bile, acıların her daim olmasını engelleyemez.
Reklam
Kimsenin en güzel anında bırakması gerekmez, fakat herkes güzelliğin sonuna kadar eğleşmeyeceğine, benzer veya başka bir tarzda tekrar dönüp gelebilmesi için vakitlice geçip gitmesi gerektiğine, vakitlice kendini alıştırabilir. Güzelliğin olmadığı zaman, güzel bir zaman değildir. Bu zamanı ne pahasına olursa olsun güzellemeye kalkmak, güzelliğin yokluğunu daha da sündürmekten başka bir işe yaramaz...
Mutluluğun kimyası şayet fazla zorlanırsa insanı mutsuz eder. Çünkü çabucak tükenen, bu nedenle yenilenmesi gereken maddeler söz konusudur; yenilenmelidirler ki hayatı tekrar kışkırtabilsinler ve yeniden tükensinler...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hayattan zevk alabilmek ve hayatı sevebilmek, güzeldir. Ama herkes için her an mümkün olmaz bu. Gerçi insanların gönül hoşluğu için yapabilecekleri çok şey bulunur. Ama her hoşluğa tekabül eden bir nahoşluk, her iyilik haline tekabül eden bir kötülük hali, her mutlu oluşa tekabül eden bir mutsuzluk vardır. İnsan kendini hoşluk haline ne denli bırakırsa, karşı kutbun potansiyeli o denli büyür. Mutluluğunu sağlığa bağlarsa, bir nezle bile onu mutsuz edebilir. Hep eğlence istiyorsa gönlü, bir saat sıkılmak onu mutsuz etmeye yeter. Hep genç kalmayı istese, yaşlanmak ona daha fazla acı verir. Hayat sırf zevk almak için mi yaşanır? Öyle ise, dişçide duyacağınız acı peşinen hayatınızın bir haftasını gölgeleyecektir. Sırf başarı mıdır önemli olan? O zaman tek bir başarısızlık bile hayattan bıktırabilir. Yaşama sanatı, her şeyde mucizevi olanı görmek midir? O zaman gündelik hayata damgasını vuran ve hiç de mucizevi olmayan şeyler değersizleşir, oysa onlarla yaşamak da yaşama sanatının parçasıdır.
Bir şeyler kırılıyordu, bir şeyler kırıldı. Kendini - nasıl demeli? - dayanıklı hissetmiyorsun artık :Sana bugüne kadar güç veren - öyle sanıyordun, öyle sanıyorsun -, yüreğini ısıtan şey, varoluş duygun, neredeyse önemli olduğun duygusu, dünyaya bağlanma, dünyada kalma duygusu eksikliğini hissettirmeye başlıyor.
Sayfa 18 - metis yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Reklam
1.659 öğeden 1.606 ile 1.620 arasındakiler gösteriliyor.