Rohat

Rohat
Bir kitabı okumaya başladı
Eupalinos ve Öteki Söyleşimler
Eupalinos ve Öteki SöyleşimlerPaul Valery
8.1/10 · 92 okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
22 saatte okudu
Nietzsche
NietzscheGeorg Lukács
5.4/10 · 12 okunma
“İnsanın özü - diyor Heidegger -, yalnızca existencia’sıyla tanır kendisini, olduğu şey olup ol­mayacağı olanağından.”
Sayfa 125Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"İç dünyaya kaçış” trajikomik bir çıkmaz sokaktır.
Sayfa 120Kitabı okudu
Nietzsche enerjik bir biçimde bütün epistemolojisinin merke­zine kuram ve pratiği yerleştirmektedir. Nietzsche burada da bütün çağdaşlarından önce ve köklü bir biçimde agnostisiz­minin ve ondan süzülen göreceliğin her türlü sonucunu çıka­rır; bireyin (türün değil) biyolojik olarak ayakta kalmasını sağlayan yararlı şeyler dışında kalan gerçekliğin her türlü öl­çütünü savuşturur ve bununla emperyalist dönem pragmatiz­minin önemli bir öncüsü olur. “Ana konu her zaman unutul­du - diye yazıyor: Filozof neden bilmek ister? ‘Görünüş’e karşılık ‘gerçekliğe’ neden daha çok değer verir? Bu değer­lendirme bütün cogito ergo sum'dan daha eskidir: Hattâ man­tıksal süreci varsaydığımızda bile onun içinde bir şey var, bu­nu olumlayan, karşıtını ise yadsıyan. Bu öncelik nereden geli­yor? Bütün filozoflar doğruya ve iyiye neden değer verildiği­ni açıklamayı unutmuş ve onun karşıtını hiç kimse deneme­miş. Yanıt: Doğru daha yararlıdır (organizmayı daha iyi ayakta tutar) -ama kendi başına daha hoş değildir. Daha he­men başlangıçta organizmayı bir bütün olarak bulmakta olu­şumuz yeterlidir, ‘amaçları’ vardır, konuşur- demek ki değer­lendirir.”
Reklam
Ahlâkın soy kütüğü
“Olgulara boyun eğelim: Halk kazandı - ya da ‘köleler’ ya da ‘süprüntü yığını’ ya da ‘sürü’ ya da Sizin hoşunuza gidecek biçimde söyleyelim... ‘Beyler’ saf dışı oldu... sıradan insanın etiği kazandı... İnsan türünün ‘selâmeti’ (yani ‘beylerden’ kurtuluşu) sağ salim ilerlemekte; her şey göz göre göre, Hıristiyanlaşıyor ya da süprüntüleşiyor (bunlar sözcüklere bağlı bir şey değil!). Bu zehirlenme insanlığın bütün bedenini sarıyor, önüne geçile­mez gibi görünüyor...”
Spinoza tanrıyı, reel sosyalizm de Marxı vurdu
Alman idealizminin Tanrı'yı ya da hristiyanlığı kiliseden( Hristiyanlardan) arındırma çabası ile Marx sonrası bir çok düşünürün Marxı Marksistlerden ( biraz da Marx'ın kendisinden) arındırma çabası birbirine çok benzer. kurtarılması gereken bir tanrı ve kurtarılması gereken bir Marx... Tanrı felsefe için "kullanışlı bir enstrümandı" Marx da post modern düşünürlerin kullanışlı enstrümanı oldu..
Kutsal Kitap, bir tarih anlatışıdır: Ancak, aynı zamanda bir ve aynı hareketle yasalar koyan, dini Tanrı'nın anlatısıyla yeniden kuran, yazıyla evrenselleştiren bir anlatıdır. Bu aşamada din ve devlet özdeştirler: Devlet, her şey­den önce teokratiktir, sonradan geliştireceği tüm idari yapı ve mekanizmalarını bu ilk meşrulaştırma ediminin üzerine inşa etmek zorundadır.
Sayfa 111Kitabı okudu
2.804 öğeden 1.471 ile 1.485 arasındakiler gösteriliyor.