Şükran

Hatice, dedim. Benim, dedi. Ürperdim. Ölüm yok, dedim. Yok, dedi. Yalnızlık bile yok. Bir tuhaf ayrılık bu. Gitmemişsin. Birazdan geleceksin. Varsın ve yoksun. Elbette varım, dedi. Aynaya bak. Duvara bak. Sokağa bak. Gözyaşıyla yazılmış bir yazıyım yüzünde. Her bir kirpiğinde iç geçiren zaman benim. Sokaklar kalabalık ama odalar benim. Sana bakan herkesin gözbebekleri benim. Öyle oluyor dedim. Sen nasıl biliyorsun bunu.
Sayfa 18 - Kırmızı Kedi Yayınevi - Taşlara Vuran AcıKitabı okudu
Reklam
Kendi yaramızın başkasında kanadığını göre göre sadece kendi yaramıza inandık. Başkası, adı üstünde başkasıydı işte.
Sayfa 13 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
İlk dizeleri kağıda düştüğüm günden beri binlerce yanıt verdiğim, yine de yatışmadığım bir uzun soru oldu yazmak. Yara aynı yara / Dil aynı dil. // Biz neden bu kadar yalnızız* deyip duruyorum neredeyse elli yıldır.
Sayfa 13 - Kırmızı Kedi Yayınevi - *Otların Uğultusu ArasındaKitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Yalnızlık taşa çevirir yüreği, diyemedin. İnsan sevmezse dünya bir yaşama cezasından başka nedir ki, diyemedin. Her vazgeçişte gövdemiz biraz daha uzaklaşır bizden, diyemedin. İnsan bütün acılardan sadece bir sevgi sözüyle döner dünyaya, diyemedin.
Sayfa 10 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Gönül yorgunluğu ne, biliyor musun? Gökte yıldızın kalmıyor. Gölgen bir yere sığmıyor. İçindeki şarkı içinde boğuluyor. Penceren sokağa bakmıyor. Bütün sevgi sözleri kalbinde cezaya dönüyor. (...) Dünyanın bütün cenazeleri evinin önünden kalkıyor. Her gün bir arkadaşın büyüdüğünüz zamanlarda kayboluyor. Girdiğin çıktığın bütün kapıların önünde yabancı, ardında yalnızlık olup kalıyorsun. Ne, biliyor musun gönül yorgunluğu? Kendinden soğuyorsun. Sözünden soğuyorsun. Geçmişinden soğuyorsun. İnandıklarından soğuyorsun. Baktığın yüzlerden soğuyorsun.
Sayfa 9 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Reklam
1,191 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.