Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İrem

Firdevs, umarsızca en karanlık sona doğru çekilmiş bir kadının öyküsüdür. Bütün zavallılığına ve umarsızlığına karşın bu kadın, benim gibi yaşamının son anlarına tanık olan herkese, yaşama, sevme ve kendilerini gerçek özgürlük haklarından mahrum bırakan bütün güçlere karşı direnip bu güçleri yenme isteği vermiştir.
Reklam
Sevmediğim Bir Alıntı
Çağımızın akıllı kadınları nasıl davranıyorsa, o da uygar bir kişi olarak, aile büyüğünün çapkınlıklarına karışmaması gerektiğini biliyordu.
Fakat çoğu zaman bizi benliğimizin farkına en çok vardıran da yine acı değil midir? Çocukken tüm dünyadan ayrı bir birey olduğunu anlamak, dilini yaktığında, dizini yardığında senden başka hiç kimsenin ve hiçbir şeyin canının yanmayacağını, her bireyin sızısının ve acısının tamamen kendisine ait olduğunu öğrenmek korkunç bir şeydir. Büyüdükçe ne kadarını yakınımız olursa olsun hiçkimsenin bizi gerçek anlamda anlayamayacağını öğrenmekse daha korkunçtur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ben eski ben değildim; çağırsaydım getirseydim de konuşsaydım onunla, duymaz anlamazdı beni. Yüzü eskiden tanıdığım bir adamın yüzü olurdu da benim yüzüm olmazdı, benim bir parçam bile olmazdı
Kendimi bütün ruhumla unutmanın uykusuna bırakmak istiyordum. Unutmam mümkün olsaydı, unutmak sürekli olsaydı, gözlerim kapansaydı da azar azar uykunun ötesine, mutlak hiçliğe gömülebilseydim, varlığımı artık hissedemez olacağım noktaya varsaydım, bir mürekkep damlasında, bir musiki ahenginde ya da renkli bir ışında erir giderdim ve sonunda dalgalar ve şekiller öyle büyürlerdi ki, hissedilemezin içinde silinir, yok olurlardı. O zaman dileğime kavuşurdum.
Reklam
Ta derinden, çözülemez bir biçimde dünya ile birleşmiş, varlıkların ve tabiatın ahengine katılmıştım. Benimle tabiatın bütün unsurları arasında, görülmez tellerle, bir ıstırap akımı başlamıştı.
Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkta yiyen, kemiren yaralar.
Şimdi anlıyorum neden onu sattığımda ağladığını. Otomobil için ağlamıyordun, çok daha acı bir şey vardı. Gençliğimize ağlıyordun. Şimdi siyaha boyandı. Benim geleceğim gibi.
Sayfa 108Kitabı okudu
Daima benimle gurur duyulmasına ihtiyaç duydum, ancak öyle ben de kendimle gurur duyabiliyordum.
Sayfa 106Kitabı okudu
Sadece küçük mutsuzluklar için ağlıyorum, büyüklere ağlamıyorum. Ve sanırım gözyaşım kalmadı. Küçükken hava ne zaman soğumuş olsa ağlardım. Gözyaşı kaynaklarımı kurutmuş olmalıyım.
Reklam
Bazı yaz akşamları vardır ya insana yeni bir şeymiş hissi veren, işte öyle bir zaman
İnsanlar birbirlerine “Öl” dememeli ve “Öl” diyince de kimse ölmemeli. Kimse “öl desem ölür” diye gurur duymamalı. Kimse kimseden bir şey istememeli, beklememeli. Hele hele değişmesini hiç.
Sayfa 167Kitabı okudu
Patronumun gözüne girmek için çalışmıyorum. Hiçbir şeyi, hiçbir zaman anlayamadınız. Güçlü olmak için çalışıyorum, onlardan bir eksikliğim olmadığını kanıtlamak için çalışıyorum. Kimseye muhtaç olmak istemiyorum. En korktuğum şey bu; annemi düşünüyorum, Şermin Teyze’yi, Mualla Teyze’yi… Tümü de muhtaçtılar, kimliklerini yitirmişlerdi, yaşamıyorlardı sanki. Onlar gibi olmak istemiyorum, erkek ya da kadın kimseye muhtaç olmak istemiyorum, istemediğim kişiyle birlikte olmak zorunda kalmayacağım, bunlar için de para gerek, para bir çeşit özgürlük. Hayır zengin koca da istemiyorum, bu kez onu bırakıp gitme özgürlüğüm de olmaz, hem bir işe yaramak istiyorum ben, beynimi kullanmak istiyorum, o kadınların, annemin, o teyzelerin donuk gözlerini, ölmüş balık bakışlarını anımsadıkça, çalışıyorum işte, çalışacağım da. Anlamıyor musunuz siz, kendim olmak istiyorum, kendi adımla anılmak istiyorum ve erkeklerden, evlilikten yalnızca dostluk bekliyorum. Dostluk da saygı da eşitlikte olur, anlamıyor musunuz, eşitliğin olmadığı yerde ikisi de yok
Sayfa 156Kitabı okudu
Odamıza yerleşiyoruz, daha ben bavulları açarken, geliyor, arkamdan belime sarılıyor, soyunuyoruz, yatağa yavaşça yatırıyor, o da üstüme yatıyor… “İşte birazdan benimsin” diyor… Kendimi olaya veremiyorum, nedendir bilemem, aklım “Benimsin” sözüne takılıyor, ben de bir şeyler söylemeliyim, yaşamımın en önemli anı bu. “Ben zaten şimdiye dek senindim” mi desem, “Hadi hayatım al beni” mi desem, “Evet ama artık sen de benimsin” mi desem, “Bir sevişme sonucu neden senin olacakmışım be adam” mı desem?
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.