Niye hiçbir sokağın, caddenin, meydanın, köyün adı aynı kalmıyor, sürekli değiştiriliyordu acaba? Tarihten kaçmak için mi? Her şeye sıfırdan başlamak için mi?
Profesör, hareketli, canlı bir ortamda, dingin bir şekilde yürüyordu. Yol boyunca yaptığı gibi, dikkatle etrafını seyrediyordu.
"Giriş kapısında niye polis var?" diye sordu.
"Onlar uzun yıllardır üniversiteleri, üniversitelilerden koruyorlar."
Vıcık vıcık yüzeysellik yayan şu "kişisel gelişim" kitaplarının bağırıp durduğu "İstersen yaparsın!" sözü tam bir kandırmacaydı. İnsan ancak yapabileceğini isterdi. "İstemek" kavramı, "dilemek"ten ve "hayallere dalmak"tan farklı bir şeydi. Bedelini göze almakla, gereğini yapmakla ilgili bir şeydi.