Tuba

Lâkin, nasıl oldu bilmem, bana o kadar ters ve karışık görünen bu şartlara rağmen her şey öylesine yolunda gitti ki, ben daima olduğu gibi bu sefer de boş yere üzülmekle kaldım.
Reklam
Ah bu ses. Ah, bu şarkı. Sanki o ılık yaz akşamının bütün sihri, bütün füsunu bunda toplanmıştı. Sanki deminden beri, tabiatın birer manzara halinde seyrettiğim bütün güzellikleri bu sesle, bu şarkıyla karışarak tatlılaşarak ve bir kat daha tesirleşerek benim içime akıyordu.
"Bilmezsiniz;dedim. Yıllardan beri ne kadar yalnız, ne kadar yalnızdım. Her şeyden acı gelen bu yalnızlıktı bana. İlk defa, beni bundan kurtaran siz oldunuz. Gösterdiğiniz şu candan alâkayla... Artık hiçbir şeyden korkum kalmadı. Zira hissediyorum ki, siz yanımdasınız. Zira, beni bir dinleyen, bir anlayan var bu dünyada."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bende, düşünce, irade namına, artık hiçbir şey kalmamıştı. Gözlerimi kapamış, kendimi bırakmıştım. Bu su, beni dilediği yere götürebilir, isterse dalgalarını başımdan aşırıp beni döndüre döndüre tâ dibine çekebilirdi. Artık, ölümden bile korkum kalmamıştı.
O vakit, bütün vücudumu tatlı bir ürperme kaplardı. Yüreğim, sanki göğsümü delip ona doğru uçacakmışcasına çırpınmağa başlardı. Lâkin, bütün bu saadet kırıntıları yalnız yaz mevsiminin nimetleriydi.
Geri112
185 öğeden 181 ile 185 arasındakiler gösteriliyor.