"Ah, diyordum, ikimizden biri ölmeli."
Bunu bana söyleten neydi? "Çıt" mı?
...
Ağır ağır sigara sarmaya koyuldum. Sarma işini uzattığımı fark ettim. Bozmadım kendimi. Bütün dikkatim parmak uçlarımdaydı. Sardığım tütün değildi. Kendimi, kendimle sarıyor, sarmalıyordum. Garip bir hafiflik gelmişti üstüme. Hem içimdeydi hem de ben onun içindeydim. Bıraktım kendimi, dibe indim.
...
"Fakat Müzeyyen, bu derin bir tutku," dedim. Tırsmaya başlamıştım. Hakli olabilirdi. Dedikten sonra devamını bizlerin dünyasına bırakan güzel eser.