Tuba Ekin

Tuba Ekin
@Tubaekin
Bana bak , Peyami , ben en çok beni korumak isteyenlerden , rafta saklanacak bir mahlûk gibi beni sakınanlardan nefret ederim.Ben İzmir icin ne tüfek atabilirim ne de İzmir'in düşmanlarını at üstünde kovalayabilirim.Fakat İzmir yolunda gömleksiz , tütünsüz hatta ekmeksiz, kimsesiz ölenlerin hayatında biraz teselli olabilirim.Hastalıklarına bakarim, ölürlerken gözlerini bir kardeş gibi kaparım.Biraz da onların meşakkatini , yükünü ben taşırım.
Reklam
Tehalükle atıldığım bu mektupların birincisi mektup kağıdına , diğerleri sarı talebe defterinden koparılmış kâğıtlara yazılmıştı.Bunlar Ayşe'ye ait evrakın çok kıymetli parçalarıdır.Bunları defterime aldıktan sonra hepsini gözümün önünde neferime yaktıracağım.Ta ki Gökçepınar'da yatanın yazılarına benden sonra hiçbir insan gözü bakmasın.
O önündeki iki gölgeye karanlığı delen gözleriyle bakıyor , arada hafif bir sesle konuşan Ahmet Rıfkı'nın atına Ayşe eğilip bir şey söylediğini gördüğü zaman ceketinin karanlıkta kabardığını görecek kadar kalbi attığını hissediyorum.

Reader Follow Recommendations

See All
Ah , sevgili ve ateşli İzmir! Seni Ayşe'de mi görüp ateşe gidiyoruz; yoksa Ayşe senin kızın olduğu için mi bizi yeşil İzmir'e kızıl kanlarımızı akıtarak sürüklüyor?
İhtilalin yaktığı ateş ortasında dövüşen , ölen , öldüren bir halk vardı ki , Ayşe onlardandı ve Ayşe yalnız onları biliyordu.Ben onu kızdırmak için derdim ki: "Senin efelerin , zabitlerin , çetelerin kim oluyorlar ? Yüksek bir dimağın sevk ettiği iki bacak." O hemen kızarır , "Bacak değil , arka kemiği ( Bel Kemiği ) derdi .Sevk eden kafadır; fakat ölen mizaç ve kalptir , Peyami kardeşim."
Reklam
Reklam
592 öğeden 571 ile 585 arasındakiler gösteriliyor.