Tuğba Ekinci

Gözlerine baktığımda, benim yıllardır çözemediğim kördüğüm olmuş düğümlerim çözüldü. Ben buraya destanlarda yazsam anlayamayacaksın. Yine diyeceksin ki "Ben seni üzmek istemiyorum." Bilmeyeceksin karşında öylece durmama rağmen bana sarılmadığın her an bin parcaya bölündüğümü.
Reklam
Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlaken çürüyor da, hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin karakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bunu doğal bir durum sanıyor sanki. Ama bu böyle mi olmalıdır?
Önemli olan ne kadar uzun yaşadığın değil. Ne kadar derin yaşadığın. Ama derinlere inerken hep üstünde tut güneşi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sana ait olanı bu kadar önemli yapan, onun için harcadığın zamandır.
Unuturum sandım, senin gibi unuturum sandım, alışırım sandım, içimdeki şu acı diner sandım, senden vazgeçerim sandım... Diyorum ya işte sandım işte. Unutamadım, alışamadım, acım dinmedi, vazgeçemedim. Seni hep içimde yaşadım. Hayallerimde sarıldım sana, hayallerimde öptüm, hayallerimde kokladım seni. Ama biliyorum sen beni unuttun, sevmiyorsun artık. Sen hep içimdesin sevdiğim en saklımda kimse alamaz seni ordan, sen bile.
Reklam
Hayatın özü, büyük sırrı; olmazsa olmazı: unutmak. Eğer unutmak diye bir şey olmasaydı, yaşam da olmazdı. İnsan, unutmadan hayatını sürdüremez. Mutlu olabilmenin tek şartı unutmayı başarabilmektir.
Kimseyi değiştiremezsin hayatta. Ve kimse için de değişmemelisin. Kimliğini kaybettiğin an yaşamını çöpe attın demektir.
Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey, Dünyanın en güzel sesinden En güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey... Fakat artık ümit yetmiyor bana, Ben artık şarkı dinlemek değil, Şarkı söylemek istiyorum.
Eğer yarı yolda bırakıp gidersen hiç gelme ana gelipte ömür katacaksan buyur gel kalbim, bedenim, her şeyim senin yeter ki yarı yolda bırakıp gitme!...
Neden gülmüyorsun dedim, tekrarını yapmayınca unuttum dedi. Peki neden ağlıyorsun dedim. İnsan her gün okuduğu şeyi unutur mu, dedi.
Reklam
Fakat bir kadın hem zeki hem de kıskanç olursa, iki kadın haline gelir ve bu bir felakettir işte.
Sayfa 396Kitabı okudu
“Ölüm orada doğan hiçbir yolcunun geri dönmediği, keşfedilmemiş bir ülkedir.”
Bir kişiye bağnaz etiketi yapıştırabilirsiniz -bu çok kolay bir kaçış yoludur. Ama saçmalığın da daniskasıdır. Beyaz, siyah, Asyalı, Latin, her ne olursa olsun- önemsiz olan önemsizdir. Her ne kadar dile getirmekten korkulara da, bunu herkes bilir.
Misilleme yapma arzusuyla şiddet şiddeti besliyordu. Tecavüze uğramış bir çocuğun büyüyünce tecavüzcü olmaya eğilimi vardı. Annesinin babası tarafından dövüldüğüne tanık olan bir çocuk büyüyünce aynı şeyi karısına yapıyordu. Neden? Neden biz insanlar ders almamız gereken olayları öğrenmekte bu kadar başarısızdık? Aslında tiksinerek yaklaşmamız gereken şeyleri neden tekrarlıyorduk?
Resim