Utku Kutbay

Utku Kutbay
@Utkutbay
Öğrenci
Marmara Üniversitesi Avrupa Birliği Siyaseti ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı
3 reader point
Joined on November 2021
İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rasgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar.
Reklam
Yaşadığımız dünyada, kadınların işlediği kendi adını koyma "suç"u için, her zaman yakılmak kadar dramatik olmasa da, ödenecek bir bedel hep var.
Feminizm, jenerik bir nötr "insan" kavramının ne bugün ne de geçmişte varolduğunun ortaya konmasında önemli bir rol oynadı; "insan" değil, toplumsal cinsiyete sahip kadınlar ve erkekler var. Ve özsel, evrensel "erkek/insan" bir kez ortadan kalktı mı, onun gizli yoldaşı "dişi/kadın" da ortadan kalkıyor. Onun yerini, karmaşık sınıfsal, ırksal, kültürel vb. ilişkiler ağları içinde yaşayan tarihsel kadınlar alıyor. Bu olgu başlı başına, kimlik, özellikle de "kadın kimliği" konusundaki analizlere dikkatle, hatta kuşkuyla yaklaşılmasını gerektiriyor.

Reader Follow Recommendations

See All
Halbuki o hiç de fevkalade bir adam değildi. Hatta pek alelade, hiçbir hususiyeti olmayan, her gün etrafımızda yüzlercesini görüp de bakmadan geçtiğimiz insanlardan biriydi. Hayatının bildiğimiz ve bilmediğimiz taraflarında insana merak verecek bir cihet olmadığı muhakkaktı. Böyle kimseleri gördüğümüz zaman çok kere kendi kendimize sorarız: "Acaba bunlar neden yaşıyorlar? Yaşamakta ne buluyorlar? Hangi mantık, hangi hikmet bunların yeryüzünde dolaşıp nefes almalarını emrediyor?" Fakat bunu düşünürken yalnız o adamların dışlarına bakarız; onların da birer kafaları, bunun içinde isteseler de istemeseler de işlemeye mahkum birer dimağları bulunduğunu, bunun neticesi olarak kendilerine göre bir iç alemleri olacağını hiç aklımıza getirmeyiz. Bu alemin tezahürlerini dışarı vermediklerine bakıp onların manen yaşadıklarına hükmedecek yerde, en basit bir beşer tecessüsü ile, bu meçhul alemi merak etsek, belki hiç ummadığımız şeyler görmemiz, beklemediğimiz zenginliklerle karşılaşmamız mümkün olur. Fakat insanlar nedense daha ziyade ne bulacaklarını tahmin ettikleri şeyleri araştırmayı tercih ediyorlar.
Seni görmediler, göremediler diyor, pesten pes bir sesle; seni görmelerini sağlamak için ne yapmalıydım ki? Söylemek, anlatmak... Deli derlerdi, görmezlerdi. Dokundurmak... Görmedikleri bir kolun yerinde bir balığa mı dokunurlardı? Ya da... Ne bileyim, göze alamadım işte. Belki de sensiz edemediğimi anlıyorum, biliyorum; ondan korktum belki; seni benden ayırırlar diye korktum... Durdu. İlk olarak böyle şeyler düşünebiliyor, söylüyordu. Sevi, ilk olarak, bu sözlerin kılığına giriyordu ağzından çıkarken. Seninle her yere giderim artık, oraya, denizin dibindeki ölüme bile... Hazırım, şimdi hazırım, ölümün bile yanına varabiliriz...
Reklam
Reklam
33 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.