Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
—A—
—A—
@Wakana
INTJ / Philoromaeus (Φιλορωμαῖος)
54 kütüphaneci puanı
422 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Yukio Mişima kalemi çok güçlü olan bir yazar. Kendisinin bu kitabının haricinde birçok kitabını okuma imkanı bulduğum için kendimi şanslı sayıyorum. Bu kitap diğer kitaplarından farklı olarak tek bir öyküden oluşmuyor. 'Yaz Ortasında Ölüm' birbirinden konu olarak farklı 11 adet öykü ihtiva ediyor. Bu kısa öyküler gerçekten çok etkileyici konulardan bahsediyor. Ölüm, aşk, takıntı, sevgi, büyüme, savaş gibi çeşitli konulara sahip olan bu öyküler, şu soğuk kış günlerinde okunabilecek en güzel yazılar olabilir. Japon Edebiyatı'ndan hoşlanan veya bir giriş yapmak isteyen tüm kitapseverlere tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Bu kitap çok önemli bir primatalog olan Hollandalı Frans de Waal tarafından yazılmış. Evet tarafından... :) Arif v 216'nın vizyona girmiş olduğu haftanın üzerine bu espriyi yapmadan edemedim kusuruma bakmayın. Her neyse kitabın incelemesine gelirsek, kitap evrim sürecindeki en yakın akrabalarımızdan olan bonobolar üzerine yazılmış bir eser. Fakat sadece bonobolardan değil filler, şempanzeler, şebekler, köpekler, fareler ve homo sapiens gibi çeşitli hayvanlardan örnekler verilmiş ve bahsedilmiş. Özellikle primatlara ve spesifik olarak bonobo maymunları ve şempanzelere odaklanılarak insanın sosyal, politik, duygusal seçimleri, iyilik-kötülük ilişkisi, cinsellik, şiddet ve iktidar gibi konularda yapılmış deneyler, saha araştırmaları hakkında ilginç bilgiler verilmiş. Bu eseri sosyoloji, politika, tarih, primatoloji, evrim gibi konular ile ilgilenen herkese tavsiye ederim. Ayrıca incelememe kısa bir son ek yapmam gerekir ise yazarın üslubu çok naif ve bir arkadaşınız ile sohbet ediyor gibi hissediyorsunuz.
Grigory Petrov, genellikle Türkiye'de yazmış olduğu "Beyaz Zambaklar Ülkesinde" isimli eseri ile bilinen bir yazar. Beyaz Zambaklar Ülkesinde'yi okuduktan sonra bu eseri okudum. Eser ünlü bir matematik profesörüyken istifasını vererek köyüne dönen ve köyündeki genç ve parlatılmaya ihtiyaç duyan zihinleri eğitmeye çalışan Raçinski'nin hikayesini anlatıyor. Ideal Öğretmen/Idealist Öğretmen çok etkileyici, kalbe dokunan bir eser, herkese tavsiye ederim. Özellikle üniversitelerin eğitim fakültelerinde bu kitabın okutulması gerektiğini düşünüyorum. Tüm öğretmen, öğretmen adayı ve akademisyen arkadaşlarınıza gönül rahatlığı ile hediye edebilirsiniz.
Okur Takip Önerileri
Bugünü Yaşama Arzusu, Irvin Yalom'un okuduğum ilk eseri oldu. Eserin kısaca özetini yapmak gerekirse, ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrenen psikoterapist Julius, eski hastalarından Philip ile iletişime geçer. Fakat Julius, Philip üzerinde çalışırken başarısız olmuştur. Philip ise hastalığına şifasını 19. yüzyılın en büyük dahilerinden olan Arthur Schopenhauer'ın felsefesinde bulmuştur. Daha sonra Julius belirli nedenlerle Philip'i terapi grubuna davet eder. Philip gruptaki diğer üyelere katılır. Bu sırada hikayeye eklenen diğer karakterler ve bu karakter arasındaki ilişkiler ile hikaye iyice akıcı hale gelir.
Bir felsefe öğrencisi olarak bu kitabı çok beğendim. Epiktetos, Arthur Schopenhauer, Nietzsche, Heidegger, Spinoza, Platon, Immanuel Kant, Buddha gibi önemli düşünürlerin ve fikir önderlerin düşünceleri hikayeye çok başarılı bir şekilde yedirilmiş. Ayrıca hikayenin akışına ek olarak, bazı kısa bölümlerde hikayeye mola verilerek dahi Arthur Schopenhauer'ın hayatı hakkında kısa özetler verilmiş.
Serhat Güney'in 'Zor İsimli Çocuklar / Bir Gurbet Hikayesi' isimli bu eseri, Türkiye'den, Yunanistan'dan, Yugoslavya'dan, Romanistan'dan ve çeşitli Arap ülkelerinden, II. Dünya Savaşı sonrasında Almanya'ya göçmüş olan işçilerin ve o işçilerin çocuklarının yaşantılarından bahsetmektedir. Özellikle Almanya'ya giden Türklerin hayatlarına odaklanmış olan bu eser, Batı Berlin'in Kruezberg semtinde yaşayan işçi çocuklarının çete hayatlarını, varoluşsal sancılarını, rakip çetelerle olan mücadelelerini, okulda ve sokaktaki davranışlarını, 'Biz de varız!' deme çabalarını ortaya koyan başarılı bir sosyolojik çalışma olmuş. Bu insanların Berlin'deki hayatları ve mücadeleleri ile ilgili genel bir fikriniz olmasını istiyorsanız bu kitabı sizlere öneriyorum. Kitapta sorun olarak gördüğüm bir nokta ise yayınevinden kaynaklanıyor. Pek çok yazım yanlışı ile karşılaştım ancak bu hatalar kitabın okurken keyfinizi kaçıracak kadar büyük hatalar değiller.
Zor İsimli Çocuklar : Bir Gurbet HikayesiSerhat Güney · İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları · 20155 okunma