..Kâzım Karabekir Paşa, çocuklarda, feci günlerin hatırasını silmek için ne gerekirse yapmaktaydı; ana babaları Erzurum ve Erzincan bölgelerinde öldürülen iki bin kadar yetim Türk çocuğunu evlat edinmişti.
Dışarıya çıktığımda kendimi insanların arasında durmak için zorlamaya, aynı zamanda da işin kolayına kaçmaya karar vermiştim. Belki birileri beni birine benzetir diye de o gün birini başka birine benzetmek isteyebilecek insanların olduğu bir yere gitmiş, birilerinin beni birine benzeteceği anı beklemeye başlamıştım. Bekledikçe de o gün hiç kimsenin birini birine benzeterek konuşma isteği olmadığını görmüştüm. Yaptıkları tek şey herhangi bir kaynaktan aldıkları taze anıları kaynak bulamamış insanlara anlatmaktan ibaretti. Benimse anı anlatmak bir yana cümle kurabileceğim bile şüpheliydi. Gerçi diğerlerinin de benden aşağı kalır yanları yoktu ama onlar birbirleriyle anı oluşturmak yerine hazır olanı kullanmayı seçtikleri için başka insanlara ihtiyaç durumunu ortadan kaldırmışlardı. Ancak benim isteğim anıyı dinlemek değil, içinde olmaktı. Bunun için de hemen bir kaynak bulup anlattığı anıya girmem gerekiyordu.
SÜMERLERDE TANRI ANLAYIġI VE TANRILAR PANTEONU-Abdullah Altuncu
bilim adamları tarafından Sümerlerin, ilk dönemlerde Hint kökenli
ve indus kültürüne mensup olabilecekleri söylenmiştir.Fakat Antropolojik
ve arkeolojik bulgular, Sümer dilinin bitişik bir yapı arz etmesi, Sümerlerin
hem Hint hem de bölgeye daha sonraları gelmeye bağlayan Sami
kavimlerden farklı bir kavim olduğunu gösterir.
Sümerlerde Tanrı Anlayışı ve Tanrılar Panteonu - Abdullah Altuncu
yazgıyı belirleyen yedi tanrı da diğer bütün tanrılardan farklı bir konuma sahipti.Tanrıların tebaası ve hizmetinde bulunan, onların yardımcıları konumunda olan ilahlarda mevcuttu. Bu ilahlar da her ne kadar tanrılar grubunun içerisinde bulunsalar da hizmetinde bulundukları efendileriyle aynı konuma ve güce sahip değillerdi.