Birsen

628 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 30 hours
Meyra
kitap 626 sayfadan oluşmasına rağmen 1 günde bitti. kendisi buraları okuyorsa söylemem gerekir ki bu onun yeteneği değil, benim başarımdı. konu bakımından harika bir kitap yazmış orası ayrı, yaşananları size gerçekten hissettiriyor ama aynı cümleleri o kadar çok tekrarlamış ki 10 sayfa sonrasını açsanız aynı cümleleri okuyorsunuz ve bu, kitap bitene kadar tekrar ediyor. kitabında kendini çok fazla tekrara düşürmüş. sayfalar arası yolculuk ederken ‘tamamdır şimdi bi şey olacak, bir aksiyon gelecek’ diyorsunuz ama bu beklentiniz askıda kalıyor. olaya bir türlü girilmiyor. durum hikayeleri oldukça yavan. karakterler arasında geçen konuşmalar benzer cümlelerle kendini tekrar edip duruyor. bu da bir süre sonra okuyucuyu sıkıyor. okuyucuda ‘e hadi ama’ tepkisi yaratıyor. başlıkların altı tam doldurulmamış havada kalmış. olaylar konuşmaların arasında çok sığ aktarılmış. puzzle tam olarak yerine oturmuyor pinpon topu gibi havada dönüp duruyor. Kitabın üslubunu bırakıp içeriğe dönersek kitapta her bir karakterin verdiği mücadele gerçekten yürekleri titretecek cinsten. Bu hikayelerin bir kurgu olmadığını bilmek ise gerçekten insanlıktan utandırıyor. Srebrenitsa’da tam 8372 kişi katlediyor ve dünya buna gözünü kulağını kapatıyor. Meyra’nın, Diba’nın, Samir’in ya da farklı herhangi bir Boşnak’ın yaşadığı her bir dakikanın eziyet oluşunu her sayfada damarlarınıza kadar hissediyorsunuz. Yaşadıkları çaresizlik ve tükenmişlik o kadar gerçek ki birçok sayfada boğazınız düğümleniyor. Çelik gibi sinirleriniz yoksa okumaya başlamayın, zira gözleri dolduran, yürekleri titreten bir kitap olmuş gerçekten...
Meyra
MeyraSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 20195.7k okunma
Reklam
107 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Bir kez daha Uğurlar Olsun
İncecik bir kitaptır kürt dosyası. Daha fazla yazılmasına izin verilmemiştir çünkü. Uğur Mumcu'nun son kitabıdır, yarım kaldığı da kendisini okurken bile belli eder, kitap dersim harekatı icin verilen talimatlarla son bulur. Uğur Mumcu bu satırların daha fazlasını yazıp anlatamasın diye öldürülmüştür. Gelelim uğruna Uğur'umuzu kaybettiğimiz kitaba; kitap, ilişkiler yumağı haline gelen meselenin özünde sorundan ziyade birilerinin istismarı olduğunu fark etmenizi sağlıyor. bu kitabı okuyup sorun olarak görenlerin çatışma iklimi için zihinlerde karanlık bölüm yaratmaya yönelik olduğunu söyleyebilirim. silahlı bir örgüt sorundur. örgütü kuranların anarşist sol oluşumlarla bağını ve devlette yuvalanan kendini devlet görenlerle işbirliklerine gerçekliğiyle karşılaşınca hala kürt 'sorunu' demek akıl dışılıktır. kitap, belli bölümünün uğur mumcu ölümüne kadar yazıldığından geri kalan bölümlerin yayınlamak için farklı tarihlerde yazılarından oluşturulduğundan etkiyi azaltıyor. Yine de bunu bile yazmak içinde dağ gibi yürek lazımdı. uğur mumcu da olanından hani. ama işte bir kırık gözlük, bir keskin kalem yürekli yiğitlere yoldaşı olsun...
Kürt Dosyası
Kürt DosyasıUğur Mumcu · UM:AG Yayınları · 20151,005 okunma
657 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
12 Mart 1971
1960'lı yılların sonunda dünyanın diğer pek çok yerinde olduğu gibi türkiye’de de ciddi bir çalkantı ortamı vardır. özellikle sol hareketler yükselişe geçmiş ve şiddet içeren çeşitli eylemler aracılığıyla “devrim” idealini hayata geçirmeye çalışmışlardır. bunlara karşıt olarak beliren diğer başka oluşumlar da milliyetçi bir dil kullanarak
Tarih Açısından 12 Mart
Tarih Açısından 12 Martİsmail Cem · İş Bankası Kültür Yayınları · 200915 okunma

Reader Follow Recommendations

See All
252 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 10 days
En az Hüsnü Arkan'ın sesi kadar hüzünlü olan kitap
Hüsnü Arkan'ın daha çok yazması gerektiğini gösteren eseridir bu kitap. Kendisinin ezginin günlüğü döneminden bu yana şarkıcı ve söz' yazarı yanını bilirdim ama edebiyatçı yanı ile bu kitapta tanıştım. Mino'nun Siyah Gülü 27 mayıs, 12 mart, 12 eylül ve bugün arasında fırınlanarak, aynı hayatı başka konumlardan yaşayan, ailesel bir yakınlık içerisinde yaşayan insanların farklı pencerelerinden anlatıyor. aynı hayatı başkaca yaşayan yakın insanlara tanıklığı hediye ediyor okura. mesleği askerlik olan bir adamı da, darağacına giden bir genci de, onların etrafındaki insanların duygu karmaşalarını ve netliklerini de tüm bu süireçlerde ele almakta; aşkı da ıskalamadan. "öyle sanılan şeyler"in, aslında öyle olmadığının mektuplarla ortaya çıkışı da etkili... tam da gündelik yaşamın ve ilişkilerin içinde o günlerin ve tabii ki bu günlerin hesabı, anısı, acısı ve etkisi... hüsnü arkan'ın sakin sesi, aynı şekilde kalemine de yansımış; hüzünle okuyorsunuz... Hüsnü Arkan'ın sesi kadar hüzünlü bu kitabı okurken kaç kere gözlerim doldu hatırlayamıyorum. sonuysa kesinlikle ağlatıyor. "insanın 'insan'a en çok benzediği çağ, çocukluk galiba"
Mino'nun Siyah Gülü
Mino'nun Siyah GülüHüsnü Arkan · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20181,058 okunma
292 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 21 days
"Eteri gitti beteri geldi"
osmanlı imparatorluğu zamanında hep ihmal edilmiş sadece vergiden vergiye hatırlanan anadolu'nun kaderinin cumhuriyetle beraber değişmediğini işleyen fakir baykurt romanı. yani bir anlamda roman, anadolu insanının cumhuriyet ideolojisiyle hesaplaşmasının romanıdır. bu hesaplaşma ırazca ana karakteri üzerinden yapılır. bu durum romanın tekniği açısından bazı kusurlar yaratır. çünkü ırazca ana okuma yazma bilmeyen cahil bir köylüdür; fakat ırazca ana düzene dair kendisinden beklenmeyecek entellektüel birikim isteyen laflar eder bu da realist bir roman için bir kusurdur. (fakat georg lukacs avrupa gerçekçiliği'nde realist romanlarda bazı karakterlerin kendisinden beklenmeyecek laflar etmesini potansiyel kavramıyla açıklar ve bunun bir kusur kabul edelimeyeceğini söyler gerçi) ayrıca roman balzac'ın köylüler romanıyla baya bir benzeşir. balzac'ın romanındaki ihtiyar fourchon'un köylüler romanındaki işleviyle ırazcanın dirliğindeki ırazca ananın işlevi neredeyse aynıdır. hatta ihtiyar fourchon'un yeni kurulan fransız cumhuriyetinin fransız köylülerine kattıkları ile ilgili söyledikleri ırazca ana'nın osmanlı'nın yerine yeni kurulan cumhuriyetle ilgili şu söyledikleriyle neredeyse aynıdır: "eteri gitti beteri geldi"
Fakir Baykurt
Fakir Baykurt
Irazca'nın Dirliği
Irazca'nın Dirliği
Irazca'nın Dirliği
Irazca'nın DirliğiFakir Baykurt · Literatür Yayıncılık Dağıtım · 20181,126 okunma
Reklam
Reklam
67 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.